PKK lideri Abdullah Öcalan‘ın çağrısıyla Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) siyasi parti turuna başladı. Bu tur, Türkiye’deki siyasi dengeleri değiştirmeye yönelik bir hamle olarak değerlendiriliyor. İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Cenk Özatıcı, DEM Parti’nin diğer siyasi partilere yapmış olduğu tura dair, parti olarak kendilerine henüz bir görüşme teklifinin ulaşmadığını ifade etti. Ayrıca, kendilerine herhangi bir teklif gelmesi durumunda bunu reddedeceklerini belirtti. Özatıcı, ayrıca İYİ Parti’nin Öcalan’ın merkezi olduğu hiçbir girişimde yer almayacağını da vurguladı ve “Öcalan’ın merkezinde olduğu hiçbir siyasi süreçte İYİ Parti olmaz” dedi.
Özatıcı, Suriye’deki durumun karmaşıklığından bahsederek, başlangıçta ‘Suriye Iraklaşıyor’ dediklerini hatırlattı. Bu ifadeyle, merkezi otoritenin çökmesi, devlet dışı silahlı aktörlerin güçlenmesi ve etnik kimlik ile mezhepsel farklılıklar üzerinden çatışmaların tetiklenmesini kastettiklerini belirtti. Hala Suriye’de bu süreçlerin devam ettiğini ve bu durumun ülkede istikrarsızlık yaratmak isteyen güçler tarafından teşvik edildiğini dile getirdi. Özatıcı, bu güçlerin başında İsrail’in olduğunu savundu.
‘Dün eş-Şara ile Abdi anlaşması YPG’nin devletleşme sürecidir’
Özatıcı, YPG’nin silah bıraktığı ve Suriye merkezi ordusuna teslim olması yönündeki haberlerin gerçekleri yansıtmadığını ifade etti. YPG’nin, aslında PKK’nın yeni versiyonu olduğunu ve bu yüzden Suriye’nin kuzeydoğusunda ana kuvvetin burada olduğunu söyledi. Özellikle, YPG’nin Ahmed eş-Şara ile yaptığı anlaşmanın, Suriye Ordusu’na entegre olma amaçlı olduğunu vurguladı. Özatıcı, mevcut durumda Suriye’nin bir ordusunun olmadığını, ama YPG’nin var olduğunu belirterek, YPG’nin devletleşme sürecinin içindeki önemli bir adım olarak değerlendirdi.
Bunun yanı sıra, YPG’nin 80 bin kişilik modern silahlı gücü olduğunu hatırlatan Özatıcı, YPG’nin bu gücü sayesinde Suriye Devleti ile entegrasyon sürecinin mümkün olduğu belirtilmektedir. Özatıcı, eğer YPG bir blok halinde Suriye Devleti’ne katılabilirse, durumun gelecekte Türkiye için de farklı sonuçlar doğurabileceğini ifade etti.
‘Silah bırakmak bir mizansen’
Cenk Özatıcı, süreçlerin bir mizansen olduğunu ve silah bırakmanın gerçekte YPG’yi meşrulaştırma girişimi olduğunu ileri sürdü. Bu durumun, ABD’nin Büyük Ortadoğu Projesi çerçevesinde bir uygulama olarak değerlendirilmesi gerektiğini belirtti. Özatıcı, YPG’nin devlet haline gelme sürecinin, aslında tüm bunların arkasındaki iki yüzlülüğün bir parçası olduğunu ifade etti.
‘Öcalan’ın merkezinde olduğu hiç bir girişimde İYİ Parti olmaz’
Özatıcı, DEM Parti’den bugüne kadar kendilerine ulaşan bir teklif olmadığını tekrar ifade etti. Ancak, böyle bir teklif gelse bile kabul etmenin söz konusu olmadığını söyledi. Şu an 50 bin Türk vatandaşının hayatının söz konusu olduğunu hatırlatarak, bu süreçte Türkiye’nin ve Türk milletinin herhangi bir çıkarının sağlanamayacağını savundu. Net bir ifadeyle, “Öcalan’ın merkezinde olduğu hiçbir girişimde İYİ Parti olmaz” dedi.
Kaynak: ANKA
