İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu‘nun gözaltına alınması, Türkiye’nin en büyük şehirlerinden birinde büyük bir protesto dalgasını tetikledi. Bu olay, siyasi gerginliklerin ve toplumsal huzursuzlukların olduğu bu dönemde, farklı kesimlerden geniş bir destek aldığı görülüyor.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, Twitter üzerinden yapılan protestolar için çağrıda bulundu. Yapmış olduğu açıklamada, “Susma ses ver! Bugün 20.30’da 39 ilçemizde CHP İlçe binalarımızın önündeyiz.” ifadelerini kullandı. Çelik, protestolara katılmanın yollarını da belirterek, “Sen; araçtaysan dörtlüyle, kornayla, evde ışıkla, sokakta alkışla, balkonda, camda bayrakla bize katıl. Halkın ve haklının sesini büyüt.” dedi.
Özgür Çelik’in bu çağrısı, İstanbul’un 39 ilçesinde eşzamanlı olarak gerçekleşecek olan eylemlerin hazırlığını duyurmak amacı taşıyordu. Twitinde, her evin “Saraçhane” olması gerektiğini ve her balkonun bir pankart olarak kullanılmasını önerdi. “Saraçhane sen neredeysen orada!” diyerek, halkın katılımını ve dayanışmayı artırmayı hedefledi.
20.30 🕣
Susma ses ver!
Bugün 20.30’da 39 ilçemizde CHP İlçe binalarımızın önündeyiz.
Sen;
Araçtaysan dörtlüyle, kornayla,
Evde ışıkla,
Sokakta alkışla,
Balkonda, camda bayrakla bize katıl.Halkın ve haklının sesini büyüt.
Her ev Saraçhane!
Her balkon bir pankart!… pic.twitter.com/grsMh3uxJz— Özgür Çelik (@ozgurcelikchp) March 26, 2025
Protestolar, İmamoğlu’nun liderliğindeki İBB’nin yönetimi üzerindeki etkisinin ve bunun siyaset üzerindeki yansımalarının daha da görünür hale gelmesini sağlamış durumda. Ekrem İmamoğlu, özellikle son yıllarda İstanbul’da gerçekleştirdiği projelerle ve halkla kurduğu güçlü bağ ile dikkat çekiyor. Gözaltına alınması ise, bu bağlamda, destekçileri tarafından bir haksızlık olarak değerlendiriliyor.
Bu eylemler, sadece İstanbul ile sınırlı kalmayabilir. Ülke genelinde muhalefetin birleşerek tepkilerini gösterdiği önemli bir dönemeçte, sosyal medya da bu hareketin organize edilmesinde büyük bir rol üstleniyor. Herkesin katılımını teşvik eden bu tür etkinlikler, paylaşım tuşuna basmanın ötesinde, gerçek bir toplumsal hareket olgusunu da ortaya koyuyor.
İBB ve CHP’nin, halkın sesine kulak vererek üstlendiği bu liderlik görevi, önümüzdeki günlerde daha da gelişebilir. Tüm bu olaylar, Türkiye’nin siyasi arka planında değişim rüzgarları estirebilir. Halkın talepleri, eylemlerin başarısı ve siyasi aktörlerin bu taleplere ne ölçüde yanıt vereceği, geleceğin şekillenmesinde belirleyici faktörler olacak.
