Türkiye Çöp İthalatında Zirveye Yerleşti!

Türkiye’nin plastik atık ithalatının çevre ve halk sağlığına etkileri üzerine yapılan araştırma önergesi, AKP ve MHP’nin oylarıyla reddedildi. Bu durum, çevre tüzükleri ve halk sağlığı açısından önemli bir sorun olan plastik atıkların yönetimi konusunda ciddi endişelere yol açtı. CHP Ankara Milletvekili Deniz Demir, bu olaya tepki göstererek, “Bu iktidar ülkemizi çöplük yaptı” sözleriyle durumu eleştirdi.
Deniz Demir, 2019 yılında Türkiye’nin 547 bin ton, 2020 yılında 775 bin ton ve 2021 yılında ise 685 bin ton plastik atık ithal ettiğini belirtti. Türkiye’nin son beş yıldır Avrupa ülkelerinden ithal edilen plastik atıkta birinci sırada yer aldığına dikkat çeken Demir, “Türkiye Avrupa’nın plastik çöplüğü haline geldik. Çin’in yasakladığı, kabul etmediği çöpü biz neden kabul ediyoruz?” sorusunu gündeme getirdi. Bu açıklamalar, Türkiye’nin çevre politikalarının sorgulanmasına neden oldu.
ATIKLAR NEREDEN GELİYOR?
İYİ Parti Milletvekili Burak Akburak, Türkiye’ye her gün ortalama 125 kamyon plastik atığın girdiğini vurguladı. Bu atıkların başta İngiltere, Almanya ve Belçika olmak üzere diğer Avrupa ülkelerinden geldiğini belirten Akburak, “Türkiye çöp sahası oldu. Doğamız, insanlarımız ve ekonomimiz bu yükü daha fazla taşıyamaz. Bizden sonraki nesillere içilebilir suyu, ekilebilir toprağı kalmamış bir ülke mi bırakacaksınız?” sözleriyle iktidarı eleştirdi. Akburak’ın bu açıklamaları, ülkenin geleceği açısından önemli bir ikaz niteliği taşıyor.
Tüm bu gelişmeler, Türkiye’nin atık yönetimi konusundaki politikalarının ciddi bir şekilde gözden geçirilmesi gerektiğini ortaya koyuyor. Çevresel sürdürülebilirlik ve halk sağlığı açısından, plastik atık ithalatının kontrol altına alınması büyük önem taşıyor. Ayrıca, çevre kirliliği ve halk sağlığını tehdit eden bu durumların önüne geçmek için daha katı düzenlemelerin ve denetimlerin getirilmesi gereklidir. Uzmanlar, bu tarz atıkların doğaya verdiği zararın boyutlarının her geçen gün arttığına dikkat çekerken, zaman kaybetmeden önlemler alınması gerektiği uyarısında bulunuyor.
Ülkemizdeki plastik atık sorunu, sadece çevre kirliliği değil, aynı zamanda ekonomiye de olumsuz etkiler yapmaktadır. Plastik atıklar, doğal kaynakların azalmasına ve bu kaynakların verimli kullanılmamasına sebep olmaktadır. Dolayısıyla, ithal edilen atıkların azaltılması ve geri dönüşümün teşvik edilmesi, hem çevreyi koruma hem de sürdürülebilir bir ekonomi yaratma açısından kritik bir öneme sahiptir. Bu bağlamda, devletin geri dönüşüm sektörünü desteklemesi, yerel halkın bilinçlendirilmesi ve atık yönetimi konusunda herkesin sorumluluk alması gerekmektedir.
Sonuç olarak, Türkiye’nin plastik atık ithalatı konusunda daha bilinçli ve proaktif bir yaklaşım benimsemesi, çevre ve halk sağlığının korunması açısından hayati öneme sahiptir. Bu konuda atılacak adımlar, hem günümüz hem de gelecek kuşaklar için elde tutulur kaynakların ve yaşanabilir bir çevrenin sağlanmasında büyük rol oynayacaktır.