Gündem

Zonguldak’ta Maden Mühendisleri’nden Önemli Açıklama

Zonguldak’ta gerçekleştirilen bir yürüyüşün hemen ardından, Maden Mühendisleri Odası Zonguldak Şube Başkanı Erdoğan Kaymakçı ve TMMOB Maden Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Yüksel, önemli bir basın açıklaması düzenledi. Bu açıklama, maden sektöründeki iş güvenliği ve işçi sağlığı konularını kapsamlı bir şekilde ele aldı.

Yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Sevgili Meslektaşlarım,

Sevgili Maden Emekçileri,

Saygıdeğer Zonguldak Halkı,

Değerli Basın Emekçileri,

Hepinizi TMMOB Maden Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu adına saygı, sevgi ve dostlukla selamlıyorum.” şeklinde başlayan konuşmada; Zonguldak’ta ve ülke genelinde yaşanan maden kazalarında kaybedilen canlar için derin bir saygı duruşunda bulunuldu. 3 Mart 1992 tarihli Kozlu Maden Ocağı kazasından başlayarak, 2010’larda Karadon, 2014 yılında Soma ve Ermenek’te meydana gelen kazalar hatırlatıldı. Bu kazalarda hayatını kaybeden maden emekçileri ve meslektaşlar anıldı.

Yapılan açıklamada, maden sektörü ve iş güvenliği konusundaki sorunlara dikkat çekildi. İş Sağlığı ve İş Güvenliği’nin dünya genelinde bir problem haline geldiğini, bunun tüm çalışanları etkileyen en temel unsurlardan biri olduğu vurgulandı. Çalışma ortamının sağlıklı ve güvenli bir şekilde sağlanamamasının, günümüzdeki en önemli sorunlardan biri olduğu belirtildi. Özellikle yeraltı kömür madenciliği gibi riskli alanlarda, devlet kurumlarının ve işverenlerin sorumluluğunun büyük olduğu ifade edildi.

Konuşmada, 30/6/2012 tarihli ve 28339 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun işverenlerin sorumluluklarını ortaya koyduğuna vurgu yapıldı. Bu mevzuat gereği işverenlerin, mesleki riskleri önlemek için gerekli tedbirleri alması gerektiği, işçi sağlığı ve güvenliğinin ortak bir sorumluluk olduğu belirtildi. Ancak, madencilik sektöründe yaşanan kazalarda sorumluluğun sadece mühendisler üzerinde yoğunlaştırılmasının adaletsiz olduğu kaydedildi.

Özellikle günah keçisi ilan edilen maden mühendislerinin, kazaların ardından tutuklanmalarının kabul edilemez olduğu vurgulandı. Açıklamada, kazaların ardından başlayan soruşturma süreçlerinde yaşanan sorunların daha da derinleştirdiği ifade edilerek, gerçek suçluların arka planda kalmakta olduğu belirtildi. Anayasa’nın 168. Maddesine atıfta bulunarak, madencilik faaliyetlerinin devletin kontrolü altında olduğunun altı çizildi.

Ölen Biziz, Yargılanan Biziz, Tutuklanan Biziz.

Maden mühendislerinin çoğu zaman suistimal edildiği ve diğer sektörlerde yaşanan kazalarda olduğu gibi tutuksuz yargılama yapılmadığına dikkat çekildi. Bu durum, mühendislerin mesleki itibarı üzerinde olumsuz etkilere yol açmakta ve gelecekte maden mühendisliği bölümüne

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu