Küresel Petrol Arzında Düşüş, Talep Artacak!

Bu dönemde, OPEC’in ham petrol dışındaki diğer konvansiyonel olmayan kaynak üretimi günde 5 milyon 630 bin varil olarak kaydedilmiştir. Bu durum, OPEC’in toplam petrol arzının geçen ay günlük 32 milyon 590 bin varil olmasına yol açmıştır. Ancak bu rakam, bir önceki ayın seviyesinin günlük yaklaşık 470 bin varil altında gerçekleşmiştir.
OPEC dışındaki ülkelerin günlük petrol üretimi, söz konusu dönemde yaklaşık 480 bin varil azalmış ve 70 milyon 80 bin varil olmuştur. Böylece, küresel petrol arzı, Ocak ayında önceki aya göre günlük yaklaşık 950 bin varil azalarak 102 milyon 670 bin varile düşmüştür. Bu düşüşte, Kuzey Amerika’daki arzı olumsuz etkileyen mevsimsel soğuk hava koşulları ve Nijerya ile Libya’daki üretim kesintileri önemli bir etken olmuştur.
Geçtiğimiz ay OPEC ve OPEC dışı bazı üretici ülkelerden oluşan OPEC+ grubunun toplam üretimi, günlük yaklaşık 250 bin varil azalarak 49 milyon 580 bin varile gerilemiştir. OPEC+ dışı üretim ise günlük yaklaşık 690 bin varil azalarak 53 milyon 90 bin varile düşmüştür. Ek olarak, Uluslararası Enerji Ajansı (IEA), küresel petrol arzının bu yıl günlük yaklaşık 1 milyon 600 bin varil artarak 104 milyon 500 bin varil seviyesine ulaşmasını beklemektedir. Öngörülen üretim artışının büyük çoğunluğunun OPEC+ grubunun gönüllü kesintilerine devam etmesi halinde OPEC+ dışı üreticilerden geleceği tahmin edilmektedir.
KÜRESEL PETROL TALEBİ ARTACAK
Rapora göre, küresel petrol talebinin bu yıl günlük 1 milyon 100 bin varil artış ile 104 milyon varile ulaşması bekleniyor. Geçen yıl ise küresel petrol talebi günlük 870 bin varil artış göstermişti. Talebin, OECD ülkelerinde günlük 45 milyon 700 bin varil, OECD dışı ülkelerde ise günlük 58 milyon 300 bin varil olacağı öngörülmektedir.
Çinin büyüme hızının son dönemdeki eğilimlerin altında kalsa da, bu yıl küresel petrol talebindeki artışta önemli bir rol oynaması bekleniyor. Hindistan ve Asya’daki diğer gelişen ekonomilerin de bu yıl talep artışına katkısının olacağı öngörülmektedir. Bunun yanı sıra, OECD talebinin ise geçen yılki mütevazı artışın ardından tekrar düşüşe geçeceği tahmin edilmektedir.