Fransa’da 1 Ekim’de, Başbakan Michel Barnier’in Ulusal Meclis’te genel politika beyanını sunmasının ardından, pek çok şehirde eylem ve gösteriler gerçekleşti. Macron tarafından atanan yeni başbakanın emekçiler tarafından protesto edilmesi sonucunda birçok işkolunda işçiler bir günlük iş bıraktı.
Fransa Ulusal Meclisi, sendikaların, meslek örgütlerinin ve öğrenci birliklerinin grev çağrısı yapmasıyla ülke genelinde bir grev sürecine girdi. Grevde yer alan Genel Emek Konfederasyonu (CGT) Dış İşlerden Sorumlu Yürütme Kurulu Üyesi Boris Plazzi, BirGün’ün sorularını yanıtladı.
Grev kararı, ücretler, sosyal ve ekonomik haklar, yaşam koşulları gibi talepleri dile getirmek adına işçilere bir platform sağlıyor. Ayrıca geçen temmuzdaki seçimlerde Macron’un politikasına karşı bir uyarı niteliği taşıyor. Grevle beraber emekçiler, aşırı sağın yönetimine karşı olduklarını bir kez daha vurguluyorlar.
İşçiler için giderek zorlaşan sosyal, ekonomik ve politik koşulların alternatifini oluşturmak için eylem çağrısı yapan CGT, kamu harcamalarında yapılacak kesintilerin toplumsal kesimleri daha da olumsuz etkileyeceğine dikkat çekiyor. Ayrıca ülkenin endüstrisinin finansallaşması ve işverenlerin işçilere baskı uygulaması gibi unsurlar işçi sınıfını tehdit ediyor.
CGT, 1 Ekim’deki grevle birlik oluşturmayı ve geniş bir sendikal hareketi başlatmayı hedefliyor. Gelecekte yapılacak eylemlere ilişkin karar almak amacıyla mücadele örgütlerinin katılımıyla geniş kapsamlı toplantılar planlanıyor.
CGT, diğer sendikalar ve gençlik örgütleriyle görüşmeler yaparak birleşik bir mücadele hattı oluşturmayı ve işverenlerin taleplerini karşılamalarını sağlamak için grevler düzenlemeyi planlıyor. Gelecekte gerçekleştirilecek protesto ve grevlerle ilgili çalışmalar devam ediyor.
