Karadeniz’de Tehlikeli Akaryakıt Sızıntısı!

Gönüllü araştırmacılar, Rusya’nın Anapa kenti yakınlarında bir su altı insansız hava aracı (drone) kullanarak deniz tabanını inceledi. Newsyou haberine göre gerçekleştirilen bu araştırmada, deniz tabanında büyük miktarda akaryakıt biriktiği tespit edildi. Hava sıcaklıklarının artmasıyla birlikte, bu kirliliğin Romanya ve Türkiye’ye kadar ulaşabileceği öngörülüyor. Bu durum, bölgedeki çevresel tehlikenin boyutlarını gözler önüne seriyor.
Bir ay önce, Karadeniz’de akaryakıt taşıyan iki tanker fırtına nedeniyle batmıştı. Gönüllüler, bu olayda battığı bilinen Volgoneft-239 tankerinin kazaya uğradığı bölgedeki deniz tabanını inceleyerek, yakıtın büyük bir kısmının hala bölgede bulunduğunu belirlediler. Kazadan sonra, tehlikeli yükün bir kısmı Rusya’nın Anapa sahillerine, diğer kısmı ise işgal altındaki Kırım kıyılarına sürüklendi. Olayla ilgili duyurular, YouTube’daki “Dünya Herkese Ait” adlı Rus projesinin sayfasında paylaşıldı.
Suda Sıcaklık Arttıkça Petrol Kıyılara Ulaşacak
Gönüllüler, 15 Ocak’ta Volgoneft-239 tankerinin kazaya uğradığı bölgeden Anapa’dan Panagia Burnu’na kadar olan alanda detaylı su altı araştırmaları yaptıklarını bildirdi. Karadeniz’in dip kısmında, suyun düşük sıcaklığı nedeniyle yüzeydeki akaryakıt topaklarına rastladıkları belirtildi; şu anda bu suyun sıcaklığı yaklaşık 8 derece. Su sıcaklıklarının artması halinde, bu akaryakıt topaklarının kıyıya ulaşabileceği ifade ediliyor. Ancak yerleşmiş akaryakıt topaklarına karşı nasıl bir müdahale yapılacağı konusunda net bir bilgi bulunmuyor.
Rusya Bilimler Akademisi Su Sorunları Enstitüsü, Kerç Boğazı’ndaki akaryakıt sızıntısının, yüzyılın başından bu yana Rusya’daki en ciddi çevresel felaketi temsil ettiğini açıkladı. Enstitü, Ocak ayı sonuna kadar bu akaryakıtın Romanya, Bulgaristan ve Türkiye sularına ulaşabileceğini öngörüyor. Ayrıca, işgal altındaki Kırım kıyılarına da bir miktar akaryakıtın ulaştığı bildiriliyor. Bu durum, bölgedeki deniz ekosistemine ciddi tehditler oluşturuyor ve çevresel felaketin boyutlarının artacağına dair endişeleri pekiştiriyor.