Pazartesi günü, milyonlarca İsveçli, potansiyel bir savaş veya beklenmedik başka kriz durumlarında nasıl hazırlanmaları gerektiği konusunda rehberlik eden kitapçıklar alacaklar.
“Kriz ya da savaş gelirse” adlı kitapçık, altı yıl önce yayınlanan ilk baskasının güncellenmiş versiyonudur. Bu güncelleme, özellikle Rusya’nın Ukrayna’yı işgali nedeniyle ortaya çıkan kötüleşen güvenlik durumunu yansıtmaktadır. Yeni baskının boyutları da önceki haline göre iki katına çıkarılmıştır.
Finlandiya da aynı dönemde, “olaylara ve krizlere hazırlık” konulu kendi dijital rehberini yayımladı. Norveç de benzer şekilde, aşırı hava olayları, savaş ve diğer tehditler karşısında her bir vatandaşına bir hafta boyunca kendi başına nasıl hayatta kalabileceğine dair bilgilendirici broşürler gönderdi.
Finlandiya’nın dijital broşüründeki askeri çatışma bölümünde, hükümetin ve cumhurbaşkanının bir saldırı durumunda ne yapacağı açıklanmış ve Finlandiya’nın “kendini savunmaya iyi hazırlandığı” ifade edilmiştir. İsveç, geçtiğimiz yıl Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin ardından NATO’ya katılan Finlandiya’nın izinden gitmiştir. Norveç ise NATO’nun kurucu üyeleri arasında yer almaktadır.
İsveç’in aksine, Finlandiya hükümeti her aileye bireysel olarak kitapçık göndermemeye karar vermiştir, çünkü milyonlarca adet baskı yapmak pahalıdır ve dijital versiyonlar daha kolay güncellenebilmektedir.
Norveç Sivil Savunma Kurumu (DSB) adına açıklama yapan Tore Kamfjord, “Norveç’teki her hane için 2.2 milyon kağıt kopya gönderdik.” demiştir. Evde bulundurulması gereken malzeme listesi arasında, tek kullanımlık gıdalar, konserve fasulye, enerji barları, makarna ve nükleer kaza durumunda kullanılacak iyodin tabletleri gibi ilaçlar bulunmaktadır.
Norveç hükümeti, ilk versiyonunu 2018 yılında evlere göndermiştir. Kamfjord, iklim değişikliği ile ilgili aşırı hava olaylarının risklerinin arttığını belirtmektedir. İsveçliler için sivil savunma kitapçıkları ise yeni bir kavram değildir; “Savaş Gelirse” adlı ilk baskı, II. Dünya Savaşı sırasında basılmış ve Soğuk Savaş döneminde güncellenmiştir.
Ancak mevcut baskıda mesajların bazıları daha belirgin hale getirilmiştir. “Eğer İsveç başka bir ülkenin saldırısına uğrarsa asla teslim olmayacak.” ifadesi, kitapçığın ortalarına taşınmıştır. İki ülkenin de Soğuk Savaş sırasında altyapıları ve “total savunma sistemleri” mevcuttur, ancak Finlandiya ve İsveç, önceleri tarafsız olarak biliniyorlardı.
İsveç Sivil Savunma Bakanı Carl-Oskar Bohlin, dünya genelindeki durumun değiştiğini ve bu nedenle İsveç’in hanelerindeki bilgilendirmelerin de değiştirilmesi gerektiğini belirtmiştir. Son günlerde “İsveç’te savaş olabilir” açıklaması, “total savunma” stratejilerinin yavaş ilerlemesi karşısında bir uyarı olarak algılanmıştır. Finlandiya, Rusya ile uzun bir sınırı ve II. Dünya Savaşı’ndaki çatışma deneyiminden dolayı yüksek düzeyde bir savunma yapısı geliştirmişken, İsveç son yıllarda savunma altyapısını yeniden inşa etmeye başlamıştır.
İsveç Savunma Üniversitesi’nden savaş araştırmaları profesörü Ilmari Kaikho, “Finlandiya asla savaşın bir olasılığını unutmamıştı. Ancak İsveç’te insanların bu gerçeği anlaması ve tehlikenin varlığı konusunda uyanması gerekiyordu.” şeklinde bir değerlendirmede bulunmuştur.
Göteborg’da öğrenim gören ve aslen Finlandiyalı olan 24 yaşındaki Melissa Eve A
