WhatsApp, Avrupa Birliği (AB) içerisindeki kullanıcı sayısını netleştiren şeffaflık raporunu yayınlayarak aylık ortalama 46.8 milyon kullanıcıya ulaştığını duyurdu. Bu rakam, Dijital Hizmetler Yasası (DSA) kapsamında “Çok Büyük Çevrimiçi Platformlar” (VLOP) statüsünü kazanmak için gereken 45 milyon aktif kullanıcı eşiğini aştığını göstermektedir. Bu statüdeki platformlar, ilgili kurallara uyum sağlamak amacıyla dört aylık bir süre zarfında gerekli düzenlemeleri yapmak zorunda kalacaklar. Ancak, resmi uyum sürecinin ne zaman başlayacağına yönelik henüz kesin bir tarih verilmemiştir.
Öte yandan, Euronews’teki habere göre; DSA çerçevesinde VLOP statüsüne sahip olan platformlar, kullanıcı haklarını güçlendirmek, illegal içeriklerin yayılımını önlemek ve algoritmaların şeffaflığını sağlamak gibi bir dizi yükümlülükle karşı karşıya kalacaklardır. WhatsApp‘ın sahibi Meta, bu kapsamda ayrıca Facebook ve Instagram gibi diğer platformlarla birlikte Avrupa Komisyonu tarafından DSA’nın muhtemel ihlalleri nedeniyle soruşturmaya tabi tutulmaktadır.
Öte yandan, Telegram şu aşamada VLOP statüsüne dahil değildir. Belçika Dijital Hizmetler Koordinatörlüğü, Telegram’ın kullanıcı sayısının hâlâ 45 milyon eşiğini geçmediğini bildirmiştir. Ancak AB’nin ortalama kullanıcı sayısının hesaplanmasına ilişkin yeni bir yetki kanunu çıkarması beklenmektedir. Bu yeni düzenlemenin, Telegram’ın gelecekte VLOP statüsü kazanıp kazanamayacağı konusunda etkin bir rol oynaması muhtemeldir.
Telegram, merkezini Belçika’da kurmuş olup, şu anda Belçika Posta ve Telekomünikasyon Enstitüsü (BIPT) tarafından denetim altındadır. Platformun kurucusu Pavel Durov, önümüzdeki yıl içerisinde dünya genelinde 1 milyar kullanıcıya ulaşmayı hedeflediklerini açıklamıştır. Mevcut durumda, Telegram’ın 900 milyon aktif aylık kullanıcısı olduğuna dair iddialar bulunmaktadır.
WhatsApp’ın VLOP statüsüne dâhil edilmesiyle birlikte, DSA’ya tabi olan platform sayısı 26’ya yükselmiştir. Bu listede Google, Amazon, LinkedIn, Temu ve Shein gibi dev platformlar yer almaktadır. WhatsApp’ın bu yeni statüsü ile AB’nin sıkı düzenlemelerine nasıl uyum sağlayacağı ise büyük bir merak konusu olmaya devam etmektedir.
