BM’den İsrail’e Sert Uyarı: 200 İhlal Tespit Edildi!

Hizbullah ve İsrail Arasındaki Ateşkes İhlalleri
Birleşmiş Milletler’in Lübnan’daki Barış Gücü (UNIFIL), 21 Ekim 2023 tarihinde yaptığı açıklamada, İsrail’in 2006 yılında alınan Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) kararını açık bir şekilde ihlal ettiğini duyurdu. Bu karar, 27 Kasım 2023’te Hizbullah ile yapılan ateşkesin temelini oluşturuyor. UNIFIL’in bu çıkışı, Hizbullah lideri Naim Kasım’ın sabrın ateşkesin 60 günlük uygulama sürecinin sona ermesinden önce tükeneceğine dair yaptığı açıklama sonrasına denk geldi.
200’DEN FAZLA İHLAL
27 Kasım 2023’te yürürlüğe giren hassas ateşkes, her iki tarafın da birbirini ihlallerle suçlamakta olduğu bir durumla karşı karşıya. Bu süre zarfında, İsrail’in ateşkes koşullarını 200’den fazla kez ihlal ettiği bildiriliyor. UNIFIL, bir sabah gerçekleştirilen gözlemlerinde, İsrail askeri buldozerinin Lübnan ile İsrail arasındaki çekilme hattını belirleyen mavi varili yıktığını ve hemen yakında bulunan bir UNIFIL noktasının yakınındaki Lübnan Silahlı Kuvvetleri’ne ait gözetleme kulesinin tahrip edildiğini bildirdi.
UNIFIL tarafından yapılan açıklamada, “Açık bir şekilde tanımlanabilir UNIFIL mülklerinin ve Lübnan Silahlı Kuvvetleri’ne ait altyapının kasten ve doğrudan yıkılması, 1701 sayılı Karar ve uluslararası hukukun açık bir ihlalidir,” ifadeleri yer aldı. Bu durum, uluslararası toplumu harekete geçirebilir ve ilgili müzakereleri etkileyebilir.
SALDIRILAR SONA ERMELİ
UNIFIL, ateşkesin uygulanmasını denetleyen panelde yer alan barış gücü temsilcileri aracılığıyla “saldırıların sona ermesi, tüm sivil kişi ve mülklerin güvence altına alınması ve daha fazla saldırganlıktan kaçınılması” gerektiğini vurguladı. Küresel hak ihlalleri ve insan hakları ihlalleri konularında duyarlılık gösteren uluslararası örgütler, bu tür gelişmelere kayıtsız kalmamaktadır.
Ateşkes anlaşmasına göre, Lübnan ordusu, İsrail ordusunun 60 günlük süreç boyunca geri çekildiği bölgedeki BM Barış Güçlerinin yanında görevlendirilecektir. Hizbullah ise Litani Nehri’nin kuzeyine çekilerek, güneyde kalan tüm askeri altyapısını bırakacak. Bu şartlar, iki taraf arasındaki gerilimin azaltılmasına ve barışın tesis edilmesine yönelik önemli bir adımdır. Ancak, mevcut ihlaller ve sonuçsuz kalan müzakereler, bu süreçlerin ne denli sağlıklı ilerleyeceği konusunda ciddi belirsizlikler oluşturuyor.