Gündem

ABD ve İsrail Arasındaki Gizli Planlar: Neler Oluyor?

ABD’li araştırmacılar, son derece gizli istihbarat belgelerinin nasıl sızdırıldığını bulmaya çalışıyor. Cuma günü Telegram’da yayımlanan belgelerin, ABD’nin İsrail’in İran’a saldırı planlarına ilişkin değerlendirmesi olduğu iddia ediliyor. Bu değerlendirmeler, uydu görüntülerinin ve diğer istihbaratların yorumunu içeriyor.

Pazartesi günü Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi sözcüsü John Kirby, Başkan Joe Biden’ın sızıntı konusunda “derin endişe duyduğunu” söyledi ve belgelerin hacklendiği mi yoksa sızdırıldığının belirlenemediğini kaydetti. İsrail üç haftadır, İran’ın İsrail’e saldırılarına misilleme olarak Tahran’a karşı sert bir yanıt vereceğini söylüyor. İran ise bu saldırıları, Hizbullah lideri Hasan Nasrallah’ın öldürülmesine yanıt olarak gerçekleştirdiğini belirtiyor.

Askeri analistler, belgelerin başlıklarında kullanılan ifadelerin inandırıcı göründüğünü ve geçmiş sızdırılan gizli belgelerle tutarlılık gösterdiğini belirtiyor. Belgeler, ABD, İngiltere, Kanada, Avustralya ve Yeni Zelanda istihbarat teşkilatlarına düzenli olarak istihbarat paylaşan beş Batılı ülkeye gönderildiği düşünülüyor. Belgeler, uydu tabanlı sinyal istihbaratı (SIGINT) ve görüntü istihbaratını (IMINT) kapsayan bir kod sözcüğüne atıfta bulunan “FGI” kısaltmasını içeriyor.

İki belge, ABD Ulusal Coğrafi İstihbarat Teşkilatı tarafından 15-16 Ekim tarihlerinde analiz edilen istihbarata dayanarak, İsrail’in İran’daki hedeflere karşı hazırlık yaptığını gösteriyor. Belgelere göre, İsrail nükleer caydırıcılık adımlarını harekete geçirmek için herhangi bir hazırlık içerisinde değil.

Belgelerde İsrail’in hangi hedefleri vurmayı planladığına dair detaylar bulunmuyor ancak İran’ın nükleer araştırma veya petrol tesislerinin hedef alınmasına karşı olduğuna işaret ediliyor. Gelecekteki gelişmeler nedeniyle endişeli olan ABD, belgelerin sızdırılmasının İsrail’in planlarını bozmak isteyen bir tarafça bilinçli olarak gerçekleştirilmiş olabileceği yönünde değerlendiriyor.

İsrail’in İran’a karşı uzun menzilli bir saldırı planı yapması durumunda, Orta Doğu’da gerilimin artabileceği öngörülüyor. Bu durumunda, bölgedeki tansiyonun yeniden yükseleceği ve karşılıklı tepkilerin olabileceği endişesi taşınıyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu