CHP AYM’ye Başvurdu: E-Ticaret Lisansı Krizi!

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, partisi adına Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) gerçekleştirdikleri başvurunun ardından AYM önünde düzenlediği basın toplantısında önemli açıklamalarda bulundu. Günaydın, internet üzerinden gerçekleştirilen satışlarda aracı hizmet sağlayıcıların ‘elektronik ticaret lisans ücreti’ ödemesi gerektiğini ifade etti. Bu konuyla ilgili olarak 2022 yılında Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) oy birliğiyle bir yasa çıkarıldığını hatırlattı.
Günaydın, bahsi geçen yasayla birlikte aracı hizmet sağlayıcı şirketlere, mevcut takvim yılı içinde gerçekleştirdikleri net işlem tutarı hacmine oranla ‘adil ücretleme’ yapılması yönünde bir karar alındığını belirtti. Gökhan Günaydın, sözlerine şöyle devam etti: “Ne oldu da aradan iki yıl geçtikten sonra Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) bunun tam tersine bir düzenlemeyi TBMM’den tüm muhalefet partilerinin haklı itirazlarına rağmen geçirdi? Bu düzenleme, küresel ölçekte e-ticaret yapan firmalara, yerel ve ulusal ölçekli çalışan firmalarımız aleyhine toplamda 60 ila 70 milyar lira düzeyinde daha az ticaret lisansı ücreti ödeme durumunu doğuruyor. Peki, bu memleketin Meclisi yerel ve ulusal ölçekli firmaları mı koruyacak? Yoksa küresel ölçekli firmalara rekabeti bozucu nitelikte, adalete aykırı çıkarlar mı sağlayacak?”
CHP’li Günaydın, ticaretin rekabet, adalet ve Türkiye’nin çıkarlarına uygun bir şekilde yürütülmesi gerektiğini savundu. Bu hususta vurguladığı noktaların yanı sıra, mevcut durumu da eleştirdi. Gökhan Günaydın, “Bunun yanında, bu durumu bir torba kanun niteliğine dönüştürdüler. Örneğin, Samsun’un Tekkeköy ilçesinde kurulacak olan organize sanayi bölgesinin, devletin hüküm ve tasarrufu altında olması gerekirken üçüncü şahıslara devrine yönelik bir düzenlemeyi de benzer şekilde AYM’ye getiriyoruz.” dedi.
Günaydın’ın açıklamaları, Türkiye’nin ticaret dinamikleri ve yerli firmaların korunması açısından önemli bir tartışmanın fitilini ateşleyecek nitelikte. Yerli firmaların karşılaştığı zorluklar ve küresel firmaların avantajları, rekabet ortamını zorlaştırmakta ve yerel ekonomilerin sağlıklı bir şekilde büyümesini engellemektedir. Bunun yanı sıra, hukukun üstünlüğü ve adaletin sağlanması adına gerçekleştirilen bu tür başvuruların önemi de bir kez daha gözler önüne serilmektedir. Ayrıca, mühendislik ve sanayi alanındaki gelişmelerin, yerli girişimcileri destekleyerek ekonomik büyümeye katkı sağlaması gerekmektedir.