25 Kasım 2023 tarihi, dünya genelinde Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü olarak anılmaktadır. Bu önemli günde, Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) İstanbul Şubesi, gerçekleştirilecek eyleme katılmak isteyen bazı kadınların gözaltına alındığını bildirdi. Dernek, gözaltına alınan kadınların sayısının 168 olduğunu ve bunlardan 158’inin serbest bırakıldığını açıkladı.
ÇHD İstanbul Şube, eylemle ilgili gelişmeleri sosyal medya platformu X üzerinden paylaştı. Paylaşımda, gözaltına alınan kadınlarla ilgili detaylara yer verildi. Dernek, “25 Kasım’da gözaltına alınan 168 kişiden 158’i serbest bırakıldı. 3 yabancı uyruklu kişi Vatan emniyetteki ifadeleri ardından yeniden ilçe karakoluna götürüldü. 7 kişi ise memura mukavemet suçlaması ile gözaltında kalmaya devam ediyor, bugün adliyeye çıkartılacak” şeklinde bir açıklama yaptı.
Bu durum, Türkiye’de kadına yönelik şiddetle ilgili mücadelenin önemini bir kez daha gözler önüne sererken, çeşitli insan hakları dernekleri ve kadın örgütleri de bu tarz eylemlerde yer almakta ve kadına yönelik şiddeti kınamakta. Eylemin, kadınların hakları ve özgürlükleri için dayanışma içinde olmanın bir sembolü olarak öne çıkması bekleniyor.
Gözaltına alınanların yaklaşık %94’ünün serbest bırakılması, hukuksal süreçlerle ilgili bazı tartışmaları da beraberinde getiriyor. Gözaltında kalan 7 kişinin ise memura mukavemet gibi bir suçlamayla yargılanması, hukukun nasıl işlediği ve bu gibi durumların nasıl değerlendirileceği hakkında farklı görüşlerin ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Özellikle kadınların eşit haklara sahip olması ve toplumda yer bulması konularında daha fazla hukuk reformunun gerekliliği belirginleşiyor.
Eylemler ve gözaltılar, Türkiye’de kadınların haklarının korunması ve kadın cinayetlerinin önlenmesi konusundaki mücadelenin sadece bir parçasıdır. 25 Kasım, tüm dünyada çeşitli etkinliklerle anılırken, Türkiye’deki iktidar politikaları ve toplumsal normlar nedeniyle kadınlar hala şiddet, ayrımcılık ve adaletsizlikle karşı karşıya kalmaktadır. Bu durum, toplumdaki cinsiyet eşitsizliğinin, kadınların insan haklarının ihlali olarak ve toplumsal bir sorun olarak ele alınmasını zorunlu kılmaktadır.
Sonuç olarak, 25 Kasım’da yaşananlar, hem Türkiye’deki kadın hareketinin gücünü hem de kadın hakları konusundaki durumu gözler önüne serdi. Kadınların hakları için yapılan eylemler, toplumda bir farkındalık yaratmakta ve bu konuda daha fazla destek ve toplumsal dayanışmanın gerekliliğini ortaya koymaktadır. Bu mücadele, yalnızca bir günle sınırlı kalmamalı, yıl boyunca devam eden bir eylem haline dönüşmelidir.
