CHP’den Kayyım Raporu: Demokrasiyi Tehdit Ediyor!

Fotoğraf: Arşiv
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Seçim ve Parti Hukuk İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı tarafından hazırlanan ‘İktidarın Kayyım Müdahalesi: Yerel Seçimlerde Demokrasi ve Anayasa Yönelik Tehditler’ başlıklı rapor, Genel Başkan Yardımcısı Gül Çiftci tarafından kamuoyu ile paylaşıldı. Bu rapor, 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminin ardından yürürlüğe giren 674 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile hayata geçirilen kayyım atamalarını ele alıyor.
Rapor, iktidarın yerel yönetimlere toplamda 154 kez kayyım ataması yaptığını vurguluyor. 2016-2024 yılları arasında kayyım atanan belde, ilçe ve büyükşehir belediyelerindeki toplam seçmen sayısı ise 11 milyon 202 bin 496 olarak tespit edilmiştir. Raporda, en fazla kayyım atanan kentler arasında 26 defa kayyım ataması yapılan Diyarbakır birinci sırada yer alırken, 23 kez kayyım atanan Van ikinci sıradadır. Yıllara göre kayyım sayıları incelendiğinde, 2016 yılında 60 kayyım atanarak ilk sırayı almış, 2019 yılında ise 38 kayyım atanmıştır.
31 Mart 2024 Yerel Seçimleri ve Kayyım Yönetimi
31 Mart 2024 tarihinde gerçekleştirilen yerel seçimler öncesinde kayyım yönetimiyle giden belediyelere dair de bilgiler raporda yer almaktadır. Rapor, “31 Mart 2024 Mahalli İdareler Seçimi öncesinde kayyım tarafından yönetilen belediye sayısı 49’dur. Bu belediyelerin 9’u, 31 Mart Mahalli İdareler Seçimi sonrası AKP veya MHP tarafından yönetilmektedir.” şeklinde bilgilendirme yapmaktadır. Kars Belediyesi seçimleri için Milliyetçi Hareket Partisi’nin 3 bin 264 oy farkla kazandığı belirtilirken, bu seçimde tespit edilen 3 bin 821 taşıma seçmenle ilgili olarak muhalefet partilerinin yasal itirazlarda bulunduğu ancak yetkililerin herhangi bir adım atmadığı vurgulanıyor.
Rapor, ayrıca 30 Ekim 2024 tarihinde gözaltına alınıp tutuklanan Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in durumu hakkında da bilgi veriyor. “Kayyım Can Aksoy, Esenyurt halkının iradesine belediye meclisleri üzerinden de ipotek koydu ve gönderilen yazıda meclis üyelerinin görevleri hukuksuzca memurlara devredildi. Bu durum, belediye meclisinin kayyımı denetleme yetkisini tamamen ortadan kaldırdı.” şeklinde bir ifadeye yer veriliyor. Kayyum uygulamasının mevcut Anayasa’nın 2, 5, 123 ve 127’nci maddeleri ile çeliştiği ifade edilerek, bu düzenlemelerin yerel yönetimlerin bağımsız işleyebilmesini sağlamayı hedeflediği belirtilmektedir.
Raporun Sonuç Metni ve Talepler
Raporun sonuç bölümünde toplamda 6 madde bulunmaktadır. Bunlardan bazıları şunlardır:
- * İktidar, sandıktan çıkan sonuca saygı göstermeli, sandıkta yenemediğini iktidar gücüyle ve hukuksuzca yenmeye çalışmaktan vazgeçmelidir.
- * İktidarın siyasi mühendislik alanı olarak tanımladığı kayyım uygulamaları bir an önce son bulmalıdır.
- * TBMM Başkanlığına sunulan senaryonun yasalaşması için gereken adımları atılmalıdır.
- * Anti demokratik olan kayyum uygulamasının önünü açan kanunlar kaldırılmalıdır.
- * Kesin hüküm bulunmayan belediye başkanları görevlerine döndürülmeli, kesin ettiği bulunanlar içinse yeni seçimler düzenlenmelidir.
- * Kayyım uygul