Klein, 1921 yılında Budapeşte‘de doğmuştur. Genç yaşlarda yeteneklerini göstermeye başlayan Klein, 1940 yılında ülkesinin yerel şampiyonasında büyük bir başarı göstererek şampiyon olmuştur. Ancak, aynı yıl içerisinde Yuhudi kimliğinden dolayı sıradışı bir trajedi ile karşılaşmış ve bu sebeple tüm spor müsabakalarından men edilmiştir. Bu durum, onun kariyerinde bir dönüm noktası olmuştur; zira spor hayatı ciddi şekilde etkilenmiş, fakat Klein, bu zorlukların üstesinden gelmeyi başarmıştır.
Klein’in sporculuk kariyerinin en aydınlık dönemleri, 1952 ve 1956 yıllarında yaşanmıştır. 1952 yılında, Helsinki‘de düzenlenen olimpiyatlarda ilk altın madalyasını kazanarak uluslararası arenada önemli bir başarı elde etmiştir. Bu madalya, onun spor kariyerinde bir hayalin gerçeğe dönüşmesi anlamına geliyordu. Dört yıl sonra, Avustralya‘nın Melbourne şehrinde gerçekleştirilen 1956 Olimpiyat Oyunları’nda ise dört altın madalya kazanarak kariyerinin zirve noktasına ulaşmıştır. Bu başarı, Klein için sadece sportif bir zafer değil, aynı zamanda kendi geçmişine ve kimliğine karşı bir zafer niteliğinde olmuştur.
Klein, sadece madalya kazanmakla kalmamış, aynı zamanda altın madalya kazanan en yaşlı kadın sporcu olarak da tarihe geçmiştir. Bu unvan, onun azmi, kararlılığı ve spora olan tutkusunun bir sembolü haline gelmiştir. Sadece bir sporcu değil, aynı zamanda bir ilham kaynağı olmuştur. Klein, birçok genç sporcunun örnek alması gereken bir figür olarak, spora olan bağlılığı ve mücadele azmiyle takdir edilmiştir.
