Her şey 1998 yılında başladı. O dönemde 18 yaşına giren Donovan, ilk cep telefonunu almıştı. Bu dönemde sosyal medya yoktu ve cep telefonları sadece arama ve mesajlaşma (SMS) amacıyla kullanılıyordu. Eğlence amaçlı olan birçok uygulama ise yılan oyunu gibi basit oyunlarla sınırlıydı. Ancak Donovan, dönemin klasik iletişim biçimlerinin dışına çıkmaya karar verdi. Tesadüfi bir numara uydurup “Merhaba” yazdığı bir mesaj gönderdi.
Bu cesur denemesi kısa süre içinde 160 kilometre uzaklıkta yaşayan Kirsty ile bir iletişim sağladı. Kirsty, o anı şöyle aktarıyor: “Numaramı verdiğim birinden geldiğini düşündüm ve ‘Merhaba, kimsiniz?’ diye yanıt verdim.” Donovan, bu soruya yalnızca “Don.” yanıtını vererek iletişime başlamış oldu. İşte bu basit ama etkili mesaj, iki gencin birbirlerine olan yolculuklarının ilk adımını atmalarına vesile oldu.
İLK MESAJDAN ALTI AY SONRA BULUŞUP KEBAP YEDİLER
O dönemde cep telefonları henüz fotoğraf gönderme imkânı sunmadığı için Donovan ve Kirsty, birbirlerini mesaj yoluyla tarif ederek tanımaya çalıştılar. Kirsty, Donovan’ın kendisini “1.80 boyunda” olarak tanımladığını hatırlıyor ve o an aklından geçenleri şöyle aktarıyor: “Gerçekten mi? diye düşündüm. Neyse ki doğru söylemiş!” Geçen altı ay boyunca iletişimde kalan ikili, nihayet yüz yüze tanışmaya karar verdi. Kirsty, Coventry’de yaşayan Donovan’ı görmek için cesurca trenle yolculuk yaptı. Ailesi bu fikre karşı temkinli yaklaşsa da, genç kadın bu riskli adımı atmakta kararlıydı.
İlk buluşmalarını ise Kirsty şöyle anlatıyor: “Beni bir gece kulübüne götürdü, ardından kebap yedik. Ve her şey o gece başladı.” Bu buluşma, ikilinin hayatındaki yeni bir dönüm noktası oldu ve güçlü bir bağ kurmalarına olanak tanıdı.
2002’DE EVLENDİLER; BİR KIZ VE BİR ERKEK ÇOCUKLARI VAR
Donovan ve Kirsty arasında bu tesadüfi tanışıklık, kısa sürede büyük bir aşka dönüştü. İki yıl sonra, 2002 yılında evlenmeye karar verdiler. Günümüzde dokuz yaşındaki oğulları Stirling ile altı yaşındaki kızları Alora ile birlikte mutlu bir aile hayatı sürdürüyorlar. Donovan, hayat arkadaşını şu sözlerle tanımlıyor: “O inanılmaz bir kadın. Çok zeki ve birbirimizi çok iyi tanıyoruz. O benim hem eşim hem de en iyi arkadaşım.” Bu ifadeler, ikilinin arasındaki derin bağı ve karşılıklı saygıyı gözler önüne seriyor.
Donovan ve Kirsty’nin hikayesi, tesadüflerin ve beklenmedik anların bazen olağanüstü sonuçlar doğurabileceğini gösteriyor. 1998 yılında başlayan bu serüven, günümüzde bir aile kurmalarına ve birbirlerine olan bağlılıklarını tazelemelerine vesile oldu. İletişimin ve samimiyetin önemini bir kez daha hatırlatıyorlar, her şeyin küçük bir “Merhaba” ile başlayabileceğini gözler önünde seriyorlar.
