Lübnan’ın siyasi arenasında önemli bir gelişme yaşanıyor. Başbakan Necib Mikati, iki yıldır boş kalan Cumhurbaşkanlığı koltuğunun, yarın yapılacak Meclis oturumunun ardından sahibini bulacağını duyurdu. Sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, Cumhurbaşkanlığı krizinin sona ereceğini vurgulayarak, “Cumhurbaşkanlığı koltuğunun boş kalmasından bu yana ilk kez, mutlulukla söyleyebilirim ki Allah’ın izniyle yarın yeni bir cumhurbaşkanımız olacak” ifadelerini kullandı.
Lübnan Meclisi, yeni cumhurbaşkanını seçmek için 14. kez toplanacak. Bu süreçte öne çıkan adaylar arasında, Genelkurmay Başkanı Joseph Avn’ın adı dikkat çekiyor. 12 önceki oturumda yeni bir cumhurbaşkanı seçilememesi, Lübnan’daki siyasi belirsizliği ve krizi daha da derinleştirmişti. Eski Cumhurbaşkanı Mişel Avn’ın görev süresinin sona erdiği Ekim 2022’den bu yana, gerçekleştirilen 12 oturumda herhangi bir sonuca ulaşılamamıştı.
12 OTURUMDUR ÇÖZÜMSÜZDÜ
Cumhurbaşkanlığı koltuğunun iki yıl boyunca boş kalması, Hizbullah ile İsrail arasındaki artan gerilimle birleşince, Lübnan’ın genel istikrarını olumsuz etkileyen bir durum haline geldi. Özellikle İsrail’in sınır hattındaki saldırılarını artırması ve bölgedeki kara hareketleri, Lübnan’daki siyasi atmosferi daha da gerginleştiriyor. Mevcut durum, kamuoyunda, siyasi liderlerin bu durumu ne kadar ciddiye alıp almadığı konusunda kaygılara yol açmakta.
Lübnan Anayasası’na göre, Cumhurbaşkanı’nın Maruni Hristiyan, Başbakan’ın Sünni ve Meclis Başkanı’nın ise Şii topluluğundan seçilmesi gerekmektedir. Bu mezhepsel dağılım, Lübnan’daki siyasi dinamiklerin karmaşasını ve her kesimin temsil edilmesinin ne denli zor olduğunu gösteriyor. Dolayısıyla, yeni bir cumhurbaşkanının seçilmesi sadece bir makamın ikamesi olarak değil, aynı zamanda Lübnan’ın siyasi istikrarı açısından da hayati bir önem taşıyor.
Bütün bu gelişmeler, Lübnan toplumundaki farklı kesimlerin beklenti ve endişelerini artırmakta. Ülkede yıllardır süregelen krizlerin sona ermesi, ekonomik durumun düzelmesi ve toplumsal uzlaşı sağlanması açısından önem arz ediyor. Cumhurbaşkanlığı seçimleri, sadece siyasi liderlerin değil, aynı zamanda Lübnan halkının geleceğini de belirleme noktasında kritik bir dönemeç niteliği taşıyor.
Yarın gerçekleştirilecek oturum, hem ülkedeki siyasi gruplar hem de halk açısından bir umut ışığı olarak görülüyor. Necib Mikati’nin ifade ettiği gibi, yeni bir cumhurbaşkanıyla birlikte Lübnan’ın siyasi krizinin sona erip ermeyeceği, en azından kısa vadede, tüm gözlerin üzerindeki bir soru işareti olarak kalmaya devam edecek.
