Ekonomi

Kredi Kartı Borçlarına Yapılandırma İmkanı

“BDDK ve TCMB’den Kredi Kartı Düzenlemesi”

Ankara – Uygulanan ekonomi politikalarının dar gelirliler üzerinde yarattığı tahribat, kredi kartı harcamalarına yansıdı. Borç bakiyesinde yaşanan birikimin ve geri ödeme sorunun açığa çıkmasının ardından Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) ve Merkez Bankası kredi kartlarına yönelik düzenlemeler yaptı.

BDDK, bireysel kredi kartı ve ihtiyaç kredisi borcunu ödeyemeyenler için 60 aya kadar yapılandırma imkanı getirdi. TCMB ise bireysel kredi kartlarında yapılandırmada kullanılacak azami faiz oranını referans faiz olan yüzde 3,11 ile sınırlandırdı. Dönem borcunda ödenmesi gereken asgari tutarın belirlenmesi de yapıldı.

Merkez Bankası ise faiz oranını bakiyeye göre farklılaştırdı. Yüksek borç bakiyesi olanlarda kart faizi bakiyeye göre artacak ve en yüksek tutarda aylık referans orandan 1,6 puan kadar fazla olacak.

BDDK’nın verilerine göre 20 Eylül haftası itibarıyla ödenemediği için takibe düşen bireysel kredi kartı borcu 43 milyar 754 milyon TL’ye ulaştı. Batık kredi kartı borçları hızla artarken, Risk Merkezi’nin verilerine göre kredi kartı olan kişi sayısı ve ortalama borç bakiyesi de artmış durumda.

Yalçın Karatepe, CHP Genel Başkan Yardımcısı, yapılan yapılandırmanın sürdürülebilir yoksulluğa neden olduğunu belirtiyor. Karatepe, ücretlerin artırılması ve insanca yaşam koşullarının sağlanması gerektiğini vurguluyor. Yapılandırmanın geçici rahatlama sağlayacağını ancak uzun vadede borç yükünün artacağını ifade ediyor.

Kredi kartı düzenlemeleri hakkında yorumda bulunan Hayri Kozanoğlu ise asgari ücrete yapılan zam eksikliği ve faiz artışının kredi kartı borçlarını artırdığını belirtiyor. İnsanların satın alma gücünün azaldığını ve bu nedenle kredi kartlarına başvurduğunu ifade ediyor. Faiz oranlarının artmasıyla birlikte piyasada değişiklikler yaşandığını belirtiyor.

Düzenlemelerin dar gelirli kesimi rahatlatacağını ancak uzun vadede çözüm olmadığını belirten Kozanoğlu, yapılandırmanın temelde gelirlerin artırılması ve insanca yaşam koşullarının sağlanması gerektiğini söylüyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu