Ekonomi

Sahte Altınları Anlamanın Yolları: Kimya ve Teknoloji

Kuyumcu Halik Akçalı, sahte altını tespit etme konusunda kimyasal yöntemlerin önemini vurguladı. Akçalı, “Sahte altını kimyasal yönlerden anlıyoruz. Çeşitli konsantrasyondaki asitlerle, yani 14 ayar, 18 ayar, 22 ayar gibi farklı ölçülerle tespit ediyoruz” dedi. Ayrıca, bu sahte altınları tespit etmek için mihenk taşının kullanıldığını belirtti. Mihenk taşı yalnızca altın ve asit ile reaksiyona girdiğinden, bu yöntemle altının gerçek olup olmadığını anlamanın mümkün olduğunu ifade etti.

”KİMYASAL YÖNLERDEN ANLIYORUZ”

Akçalı, geçmişte sahte altını anlamanın yöntemlerinin daha sınırlı olduğunu, insanların genellikle altının sesine veya yumuşaklığına göre değerlendirme yaptığını belirtti. Ancak günümüzde teknolojinin ilerlemesi ile birlikte asitler kullanarak daha kesin sonuçlar alabiliyoruz. “Mihenk taşını sürdüğümüz zaman altın izi çıkar. Eğer bu iz silinmiyorsa, altın var demektir” açıklamasını yaptı. Diğer bir taraftan, sahte bir madde ile karşılaştırıldığında altın olmayanın asit ile reaksiyona girip silineceğini belirtti. Bu testlerde 22 ayar altının nasıl etkilendiğini göstererek, altının güçlü kimyasal özelliklerini de gözler önüne sermiş oldu.

”ALTIN OLUP OLMADIĞINI TEST EDİYORUZ”

Kuyumcu Ayhan Oğuz, sahte altını tespit etmenin yöntemleri arasında makinelerin önem kazandığını ifade etti. Oğuz, “Artık makinelerle bu işlemler yapılıyor. Makineler, parçayı test ederek altının değerini ve ayarını belirliyor” dedi. Bu testlerin yanı sıra eski hurdaların toplanması ve eritilmesi sürecinin de önemli olduğunu vurguladı. Makinelerin, altının gerçekliği hakkında sağlam bilgiler sunduğunu ve bu sayede yüksek bir güvenlik sağlandığını belirtti.

‘ALTIN KOTASI SERBEST BIRAKILIRSA KAÇAK DA GELMESİNE GEREK KALMAYACAK”

Bununla birlikte, Türkiye’de altınla ilgili uygulanan kota sisteminin, hem kaçakçılığı artırdığını hem de ihracatçıları zor durumda bıraktığını söyleyen Akçalı, “Türk halkının altına olan talebi karşılanamıyor. Hükümet bir kota koyduğu için dışarıdan altın kaçak yollarla getirilmeye çalışılıyor” dedi. Bu durumun sektörde büyük bir sıkıntı oluşturduğunu belirten Akçalı, devletin bu konuyu çözmesi gerektiğini söyledi. Ayrıca, kota sistemi serbest bırakılacak olursa kaçak altın girişi ile ilgili sorunların ortadan kalkacağını ifade etti.

Son olarak, Halik Akçalı, altın almak isteyen tüketicilerin güvenilir kuyumculardan alışveriş yapması gerektiğini vurguladı. “Sahte altın satmanın kimseye faydası yok. Herkes gerçek altın satar” diyerek, piyasanın güvenliğini ve sahtecilikten kaçınmanın yollarını dile getirdi. Bu bilgiler ışığında, Türkiye’de kuyumculuk yapan esnafların sahteciliğe karşı sıkı tedbirler almakta olduğunu ve farkındalık oluşturmak için halkı bilgilendirmeye çalıştıklarını belirtmek önemlidir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu