Son günlerde Dallas şehrinde yaşanan bir hırsızlık vakası, profesyonel sporcuların güvenliği konusunda endişeleri artırdı. Dallas Morning News’e göre, ünlü basketbolcu Luka Dončić’in evinde gerçekleşen soygun, 17:00 ile 21:00 saatleri arasında meydana geldi. Hırsızlar, Dončić’in master yatak odasının penceresinden içeri girerek değerli mücevherlere ulaşmayı başardı. Bu olayın ardından Dončić’in menajeri Lara Beth Seager, ünlü sporcu tarafından durumu polise bildirdiğini doğruladı.
Dallas Mavericks takımının koçu Jason Kidd, Portland Trail Blazers ile yapacakları maç öncesinde bir basın toplantısı düzenleyerek, Luka ile görüştüğünü ve onun iyi durumda olduğunu ifade etti. Kidd, “Kimsenin zarar görmemesi sevindirici” şeklinde bir açıklama yaptı. Dončić’in bu tür olaylardan etkilenmeden kariyerine devam etmesi, hem takım arkadaşları hem de hayranları için önemli bir konuda güvence sağlıyor.
Bu hırsızlık olayı, son aylarda profesyonel sporcuları hedef alan artış gösteren hırsızlık vakalarının bir parçası olarak dikkat çekti. Önceden NFL yıldızları Patrick Mahomes ve Travis Kelce’nin evleri de benzer şekilde soyulmuştu. Buna ek olarak, NBA oyuncuları Mike Conley Jr. ve Bobby Portis de son dönemlerde bu tür suçların mağduru oldular. Bobby Portis, kendisine ait bazı değerli eşyalarının bulunması için 40 bin dolarlık bir ödül teklif etmişti. Bu durum, spor dünyasında değerli eşyaların güvenliği konusunun ne kadar kritik hale geldiğini gösteriyor.
Hırsızlık çetelerinin, profesyonel sporcuların maç takvimlerini ve sosyal medya paylaşımlarını kullanarak soygun planları yaptıkları bilgisi, güvenlik uzmanları tarafından bildirildi. NFL tarafından yayımlanan bir güvenlik bültenine göre, bazı suçlular, sporcuların evlerini hedef alırken sahte teslimat yaparak veya çevrede koşan insanlar gibi davranarak keşif çalışmaları yapıyorlar. Bu durum, sporcu evlerini belirlemenin ne kadar kolay hale geldiğini gösteriyor.
FBI’ın NBA güvenlik yetkililerine verdiği brifingde, bu tür soygunların birçoğunun uluslararası Güney Amerikalı hırsızlık çeteleriyle gerçekleştirildiği ifade edildi. Raporlarda, evlerin genellikle boş olduğu ve alarm sistemlerinin çoğunlukla devre dışı bırakıldığı belirtiliyor. Öne çıkan bu tespite, sporcuların çoğu zaman bilinçli olarak evde bulunmadıkları ve bu tür soygunlara karşı yeterli önlemleri almadıkları gösteriyor. Bu da, sporcu evlerinin hedef alınmasına zemin hazırlıyor.
Sonuç olarak, profesyonel sporcular, hem kariyerleri hem de kişisel güvenlikleri açısından hırsızlık gibi olaylarla sıkça karşılaşmakta. Spor camiası, bu tür durumlarla başa çıkmak için güncellenmiş güvenlik önlemleri ve stratejilere ihtiyaç duyuyor. Ayrıca, bu olaylar medyada geniş yankı bulurken, sporculara olan toplum güveninin de yeniden gözden geçirilmesi gerektiği aşikar.
