Yenidoğan Çetesi Soruşturmasında Savcıya Destek!

Son günlerde kamuoyunda “Yenidoğan Çetesi” olarak bilinen bir soruşturma hakkında ortaya atılan bazı iddialar dikkat çekici bir şekilde gündeme geldi. İddialara göre, bu soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı Yavuz Engin’in görevden alındığı bildirilmişti. Ancak bu durum, yetkili kişi tarafından yalanlandı.
Bakan Tunç, konuyla ilgili Twitter hesabı üzerinden açıklamalarda bulundu. Tunç, bu haberlerin gerçeği yansıtmadığını belirterek, “Kamuoyunda ‘Yenidoğan Çetesi’ olarak bilinen soruşturma dosyasını yürüten Cumhuriyet Savcısı Yavuz Engin’in görevden alındığına yönelik yapılan haberler gerçek dışıdır.” dedi. Bu açıklamalar, kamuoyundaki kaygıları gidermeyi amaçlayan resmi bir tepki niteliği taşıdı.
Bakan Tunç, ayrıca büyük bir adli sürecin yürütülmekte olduğuna dikkat çekerek, “Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturmada hazırlanan fezleke, suçun Ağır Ceza Mahkemesi’nin görev alanına girmesi nedeniyle bağlı olduğu Ağır Ceza Mahkemesinin bulunduğu Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmiştir.” şeklinde bilgi verdi. Bu durum, soruşturmanın ne derece ciddiyetle ele alındığını gösteriyor.
Söz konusu soruşturmanın devam ettiğini vurgulayan Bakan Tunç, “Şüpheliler hakkında da Bakırköy Ağır Ceza Mahkemesi’ne kamu davası açılmıştır. Cumhuriyet Savcımızın görevden alınması söz konusu olmayıp Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’ndaki görevine devam etmektedir.” ifadelerini kullandı. Bu söylemler, yargı sisteminin işleyişine olan güveni tazeleme amacı güdüyor.
Bu süreçte büyük önem arz eden bir diğer husus da, Büyükçekmece Cumhuriyet Savcısı’nın tehdit edilmesi meselesidir. Tunç, bu konu hakkında “Ayrıca Büyükçekmece Cumhuriyet Savcısı’nın tehdit edilmesi ile ilgili olarak ve yine aynı konuda diğer şüpheliler bakımından soruşturma Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’nda titizlikle yürütülmektedir.” diyerek ilgili soruşturmaların dikkatli bir şekilde sürdüğünü vurguladı.
Tunç, sosyal medyada yayılan dezenformasyona da değinerek, “Doğruluğunu teyit etmeden, sosyal medyada yargıyı yıpratmaya yönelik dezenformasyon içeren bir yalan haberi ana muhalefet partisinin sözcüsünün paylaşıyor olması da büyük sorumsuzluktur.” şeklinde eleştirilerde bulundu. Bu sözler, sosyal medyada yayılan yanlış bilgi ve spekülasyonların ciddiye alınması gerektiğine dair önemli bir uyarı niteliğindedir.
Bu olay, sadece bir soruşturma süreci olarak değil, aynı zamanda toplumun adalet anlayışını ve güvenini de etkileyen bir durum olarak öne çıkmaktadır. Yargının bağımsızlığı ve işlerliği konusunda kamuoyunun gösterdiği hassasiyet, gelecekteki süreçlerde bu tür olayların daha sağlıklı bir şekilde ele alınmasına katkı sağlayacaktır.
Sonuç olarak, Yenidoğan Çetesi soruşturması, yalnızca bir adli mesele olmanın ötesinde, kamuoyunun gözü önünde gelişen dinamik bir süreç olarak dikkat çekiyor. Bu bağlamda resmi açıklamaların önemi bir kat daha artıyor ve adaletin yerini bulması için atılan adımlar kamuoyunun takibine sunuluyor.