RTÜK’ün Cezaları: Muhalif Yayıncılara 10 Kat Fark!

RTÜK’ün Uyguladığı Cezalar ve Yayıncıların Durumu: 2024 yılında Türkiye’de Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) tarafından yapılan yaptırımlar neticesinde, Beyaz TV’ye bir, TGRT Haber’e bir, Akit TV’ye ise iki olmak üzere toplamda dört ceza verilmiştir. Bu yayıncıların toplam ödemesi gereken ceza tutarı 18 milyon 450 bin lira olarak belirlenirken, bunun en büyük kısmı olan 18 milyon lira ATV tarafından ödenecektir. Ancak Now (Fox) TV’ye 10, TELE 1’e 9, Flash Haber’e 9, Sözcü TV’ye 6, Halk TV’ye 5 ve Açık Radyo’ya 3 ceza verilmesi ile birlikte toplam ceza sayısı 42’ye yükselmiştir. RTÜK’ün bu kararları sonrası yayıncıların ödemesi gereken toplam tutar ise 63 milyon 50 bin lira olmuştur. Çarpıcı bir şekilde, iktidara yakın yayıncılara kıyasla eleştirel yayıncılara 10 kat daha fazla yaptırım uygulanmış ve ödenecek ceza tutarlarının oranı 3.5 kat olarak kaydedilmiştir.
CHP Kontenjanından RTÜK Üyesi İlhan Taşcı’nın Yorumları: CHP Kontenjanından RTÜK Üyesi olarak görev yapan İlhan Taşcı, bu sonuçların Cumhurbaşkanının talimatlarını emir telakki eden RTÜK Başkanı’nın 2024 yılı boyunca görevini yerine getirdiğini gösterdiğini ifade etmiştir. Taşcı, RTÜK Başkanı’nın eleştirel yayıncıların seslerini kısmak ve yayın hayatlarına son vermek için bu göreve seçildiğini düşündüğünü belirterek, iktidarın eleştirel yayıncılara karşı sergilediği tutumun basın özgürlüğü açısından kaygı verici olduğunu vurgulamıştır. Özellikle RTÜK’ün muhalif yayıncıları ekonomik olarak ‘silkeleyip’ geçirdiğini öne sürmüştür.
Uygulanan Cezaların Dağılımı: Taşcı’nın raporuna göre, RTÜK 2024 yılında 6 uyarı, 4 katalogdan çıkarma, 5 program durdurma ve 5 geçici yayın durdurma kararı vermiştir. Bu süreçte 7 lisans iptal edilirken, internet ortamında 78 içeriğin çıkarılması ya da erişiminin engellenmesine karar verilmiştir. Bu veriler, RTÜK’ün basın özgürlüğü üzerindeki etkisinin olumsuz sonuçlar doğurduğunu göstermektedir.
Düşünce ve İfade Özgürlüğü Üzerindeki Etkiler: Taşcı, RTÜK’ün yasal varlık nedeninin rekabet koşullarını sağlamak ve ifade özgürlüğünü desteklemek olduğunu, ancak mevcut uygulamaların basın özgürlüğü önünde en büyük engel olarak RTÜK’ü işaret ettiğini belirtmektedir. Düşünce ve ifadenin yayılmasının engellenmesinin ana sebebinin iktidar ve RTÜK arasındaki uyumlu ilişkiler olduğuna vurgu yapmıştır. RTÜK’ün amacının bir bakıma tek sesli bir medya ortamı yaratmak olduğunu ifade etmiştir.
Özellikle İktidara Yakın Kanallara Yönelik Eleştiriler: Taşcı, iktidara yakın kanalların gündüz kuşağı yayınlarından şikayet edilmesine rağmen RTÜK’ün bu yayınlara dokunmamayı tercih ettiğini vurgulamıştır. Bununla birlikte, sadece belirli bir siyasi ve dini görüşün ön plana çıkarıldığı dizilere ceza verildiğini, çoğu zaman bu durumu çelişkili olarak değerlendirdiğini ifade etmiştir. Taşcı, tüm kamuoyuna dayatılan bu tekdüzelik her bireye dar geleceğini ve bu durumun medya özgürlüğünü ciddi şekilde tehdit ettiğini belirtmektedir.
Gelecek Yıl İçin Öngörüler: Taşcı, RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin’in bu süreçte yasayı kötüye kullandığını ve tamamen iktidarın çıkarları doğrultusunda hareket ettiğini iddia etmiştir. Bu tutumun gelecek yıllarda da devam edeceğini