Hamas, İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu’nun 7 Şubat 2023 tarihinde yaptığı bir röportajda dile getirdiği açıklamaları kınadı. Hamas tarafından yapılan yazılı bir açıklamada, Netanyahu’nun ifadelerinin, hem Suudi Arabistan’a hem de Filistin halkına karşı saldırgan bir üslup taşıdığı belirtildi. Açıklamada, Netanyahu’nun kullandığı dilin, sıradan insanların tarihsel haklarını göz ardı eden ve sömürgeci bir yaklaşımı yansıttığı ifade edildi. Hamas, Netanyahu’nun kibirli üslubunun, bölgede var olan gerginlikleri daha da artıracağının altını çizdi.
Hamas’ın açıklamasında özellikle Suudi Arabistan’ın tutumuna övgüde bulunuldu. Riyad’ın, Netanyahu’nun sorumsuz ve saygısız açıklamalarını reddederek, Filistin halkının haklarını savunan kararlı duruşu takdir edildi. Suudi Arabistan’ın, Filistinlilerin topraklarında bağımsız bir devlet kurma hakkına verdiği desteğin önemine değinildi. Hamas, bu tür desteklerin, Filistin halkının zorla yerinden edilmesini amaçlayan her türlü plana karşı koymak için kritik olduğunun altını çizdi.
Bunun yanı sıra, Hamas, İsrail’in Arap ülkelerine yönelik yayılmacı ve açgözlü politikalarının bir yansıması olarak nitelendirdiği Netanyahu’nun söylemlerine karşı Arap ülkelerine tek vücut olma çağrısında bulundu. Filistin halkına yönelik saldırıların durdurulması için de etkili adımlar atılması gerektiğini vurguladı. Filistin meselesinin, tüm Müslüman ve Arap ülkeleri için öncelikli bir konu olduğunu dile getiren Hamas, bu sorunun çözümü için birleşik bir cephe oluşturulmasının önemini vurguladı.
Netanyahu, 7 Şubat 2023 tarihindeki röportajında, Suudi Arabistan’ın Filistin devleti kurulması şartıyla Tel Aviv ile normalleşme yönündeki isteklerine cevap olarak, “Filistin devleti istiyorlarsa Suudi Arabistan’da kurabilir” ifadesini kullanmıştı. Bu açıklama, Hamas ve Filistin yönetimi için oldukça provokatif bir nitelik taşıdı. Hamas’ın yaptığı açıklamalar, Netanyahu’nun ifadelerine tepki olarak Filipin halkının haklarını koruma adına verilen bölgesel desteklerin önemini ortaya koydu.
Sonuç olarak, Hamas’ın açıklamaları, yalnızca Netanyahu’ya karşı bir tepki değil; aynı zamanda Filistin halkının haklarının ve bağımsızlık taleplerinin uluslararası arenada nasıl destek bulması gerektiğine dair önemli bir çağrıdır. Suudi Arabistan’ın bu noktada sergilediği duruş, Filistin meselesinin çözümü için diğer Arap ülkeleri tarafından da takip edilmesi gereken bir örnek teşkil etmektedir. Hamas, bu tür açıklamalar ve duruşlar ile Arap Birliği ve İslam İşbirliği Teşkilatı gibi uluslararası platformlarda Filistin’i daha güçlü bir konuma getirmeyi hedefliyor.
