Yunanistan Savunma Bakanı Nikos Dendias, 2023 yılının Şubat ayının 28. günü Londra’da, İngiltere Savunma Bakanı John Healey ile önemli bir görüşme yaptı. Bu görüşme sırasında Dendias, Türkiye‘ye Meteor hava-hava füzelerinin satılmasına şiddetle karşı olduğunu vurguladı. Bakan, bu satışın bölgedeki askeri dengeleri olumsuz yönde etkileyebileceği ve Yunanistan’ın güvenlik endişelerini artırabileceği görüşünü dile getirdi.
Dendias’ın bu uyarılarına rağmen, Atina, İngiliz hükümetinin bu satışın engellenmesi konusundaki iradesinden pek umutlu değil. NATO ve Avrupa için giderek önemli bir savunma ortağı haline gelen Türkiye’nin bölgede oynadığı kritik güvenlik rolü, Yunan basınında Türkiye’ye Meteor füzeleri satışının önünün kesilmesi olasılığının oldukça düşük olduğu şeklinde değerlendiriliyor. Bu bağlamda Yunanistan, elinden gelen tüm çabalarına rağmen, Türkiye’ye füzelerin satılmasının önüne geçmekte başarısız olabileceğini kabul ediyor.
YUNANİSTAN TÜM YOLLARI DENİYOR
Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis, 2023 yılının Şubat ayının başlarında Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile bir görüşme gerçekleştirmişti. Bu görüşme sırasında Yunanistan, Türkiye’ye Meteor füzelerinin satılmasını engelleme konusunu gündeme getirmiş olsa da, başarılı olamamıştı. Yunan hükümetinin bu konudaki çabaları, Fransa’nın silah satışındaki kararına müdahale edebilme konusunda sınırlı kalmış görünüyor.
Yunanistan, Türkiye’nin Meteor füzelerinin teknolojisini tersine mühendislik yoluyla inceleyerek kendi hava-hava füze programına katkı sağlamayı hedeflediğine dair iddialarda da bulunuyor. Ancak bu tür açıklamalar, Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un silah satışından vazgeçmesi için yeterli bir sebep oluşturmamıştı. Bu bağlamda Yunanistan, Türkiye’nin bu tür askeri gelişmelerine karşı sürekli olarak bir strateji geliştirmeye çalışıyor.
Ayrıca, Yunan basınına yansıyan bilgilere göre, Türkiye’nin geliştirdiği Gökhan füzesinin, Meteor füzesi ile benzer özellikler taşıdığı ve şu anda test aşamasında bulunduğu iddiaları da gündemde. Ancak bu iddiaları destekleyecek somut bir kanıt bulunmaması eleştirilerin odağı haline gelmiş durumda. Yunan hükümeti, Türkiye’nin bu alandaki gelişmelerine karşı daha dikkatli ve stratejik bir yaklaşım sergilemeye devam ettiği anlaşılıyor.
