“`html
BirGün gazetesinin Yayın Koordinatörleri Uğur Koç ve Berkant Gültekin, ayrıca Sorumlu Müdürü Yaşar Gökdemir dün gece gözaltına alındı. Bu olay, Türkiye’deki basın özgürlüğü tartışmalarını alevlendiren önemli bir gelişme olarak kaydedildi.
Gözaltının gerekçesi olarak Sabah Gazetesi’nin İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek‘e gerçekleştirdiği ziyaretin haberleştirilmesi gösteriliyor. Gazetecilere, ‘terörle mücadelede görev almış kişileri hedef gösterme’ suçlaması yöneltiliyor. Bu durum, gazetecilerin hangi durumlarda ve nasıl cezalandırıldığını sorgulayan bir tartışmanın da fitilini ateşledi.
Sabah Gazetesi, Cumhuriyet Başsavcısı Gürlek’in ziyaretini bizzat haberleştirerek kamuoyuna duyurdu. Bunun ardından, diğer medya kuruluşları da bu durumu haberleştirdi. BirGün gazetesi ise, Sabah’ı kaynak göstererek bu ziyareti kendi haberlerinde aktardı. Bu bağlamda, gazetecilerin birbirinden bağımsız bir şekilde haber yapma özgürlüğü ana tartışma konusu haline geldi.
BirGün’ün aktardığına göre, emniyetteki işlemleri tamamlanan gözaltındaki gazeteciler adliyeye sevk edilmiş durumda. Bu durum, hem basın camiasında hem de halk arasında büyük bir tepkiye yol açtı ve birçok kişi bu olayın demokrasi ve ifade özgürlüğü üzerindeki olumsuz etkilerini dile getiriyor.
#GazetecilikSuçDeğildir https://t.co/SKrhpIsceu yöneticileri Adliyeye sevk edildi
15.00’da Şişhane’de düzenlenecek dayanışma buluşması Çağlayan’a taşındı
Basın meslek örgütleri, sendikalar, siyasi parti temsilcileri ve BirGün okurları, saat 15.00’da İstanbul Adliyesi önünde… pic.twitter.com/9GmkTGSipj
— BirGün Gazetesi (@BirGun_Gazetesi) February 9, 2025
“`
Bu olay, Türkiye’de gazetecilik faaliyetlerinin ne kadar zor bir hale geldiğini gözler önüne seriyor. Gözaltına alınan gazetecilerin durumu, sosyal medyada geniş yankı buldu. Birçok insan, ifade özgürlüğünün kısıtlandığına dair endişelerini dile getirdi.
Bir grup gazeteci ve sivil toplum aktivisti, 9 Şubat 2025 tarihinde İstanbul Adliyesi önünde toplanarak, gözaltına alınan arkadaşları için destek gösterisi düzenlemeyi planladı. Bu tür etkinlikler, basın özgürlüğü konusunda ulusal ve uluslararası platformlarda daha fazla ses getirerek, kurumsal baskıların fark edilmesini sağlıyor.
Sonuç olarak, bu tür gözaltı olayları, Türkiye’deki basın atmosferinin ne derece zor bir hale geldiğini ortaya koymaktadır. Gazetecilik mesleği, hak ve özgürlüklerin savunulması açısından kritik bir rol oynamaktadır. Gözaltına alınan gazeteciler için destek gösterileri, sadece
