Kullanıcıların hassas verilerini ticari amaçla kötüye kullandığı ve kişilerin gizlilik hakkını ihlal ettiği gerekçesiyle online flört uygulaması Tinder hakkında dava açıldı.
Bu dava, Hollanda’da tüketici hakları için mücadele eden Take Back Your Privacy (Mahremiyetinizi Geri Kazanın) adlı vakıf tarafından gündeme getirildi. Vakfın suçlamalarına göre Tinder, kullanıcılarının cinsel yönelim, din, ilgi alanları ve yaşam biçimleri gibi hassas bilgilerini gereğinden fazla topluyor ve bu verileri reklam verenlerle paylaşıyor.
Tinder’in tepe şirketi olan Match Group, aleyhindeki iddiaların doğru olmadığını belirterek, konuyu titizlikle inceleyeceklerini açıkladı. Amsterdam merkezli vakıf, dünyanın dört bir yanında milyonlarca kullanıcısı bulunan Tinder’in bu verileri “yasa dışı, yanıltıcı, etik olmayan ve tehlikeli” bir biçimde kullanıldığını öne sürüyor.
Take Back Your Privacy Vakfı, kullanıcıların mahremiyetini ihlal eden uygulamalara son verilmesi ve mağdurlara tazminat ödenmesi talebiyle Tinder Ireland ve ana şirketi Match Group hakkında Amsterdam Mahkemesi’ne dava açtı. Dava, Hollanda Veri Koruma Vakfı’nın yanı sıra insan hakları örgütleri ve LGBT+ kuruluşları tarafından da destekleniyor.
Dava dilekçesine göre, Tinder, kullanıcıların cinsel yönelim, inanç, etnik köken, siyasi görüş ve sağlık durumları gibi hassas verilerini yıllar içerisinde kullanıcıların rızası olmaksızın toplamıştır. Take Back Your Privacy Vakfı, Tinder’in kullanıcıların özel sohbetlerine erişip, konum verilerini de paylaşmasının ciddi bir gizlilik ihlali olduğunu savunmaktadır.
Vakıf, Tinder’in kullanıcılarının hassas bilgilerini sadece eşleşme süreçlerinde değil, aynı zamanda ticari amaçlar doğrultusunda da kullandığını iddia ediyor. Dava dilekçesinde ifade edildiğine göre, Tinder kullanıcılarının konumunu sürekli olarak takip etmekte ve bu sayede detaylı profiller oluşturarak bu bilgileri para karşılığı reklam veren şirketlerle paylaşmaktadır.
Vakfın Başkanı Friederike van der Jagt, Tinder’in kullanıcı verilerine saygı göstermesi gerektiğini belirterek, inanç ve cinsel yönelim gibi hassas bilgilerin ticari amaçlarla kullanılmasının “hem etik dışı hem de tehlikeli” olduğunu ifade etti. Van der Jagt, “Örneğin, Tinder ile cinsel yöneliminiz hakkında bilgi paylaştığınızı düşünün. Ancak bunu aileniz veya arkadaşlarınıza henüz söylemediyseniz. Bu bilgilerin tanımadığınız üçüncü taraflara ulaşması ve kişisel verileriniz üzerindeki kontrolünüzü kaybetmeniz doğru değil.” diyerek konuya dikkat çekti.
Tinder İddialara Ne Diyor?
Vakıf, Tinder’in Avrupa Birliği (AB) ve Hollanda gizlilik yasalarını “kişi mahremiyeti, şeffaflık, yasa dışı profilleme” başlıkları altında ihlal ettiğini belirtmektedir. Dava dilekçesinde, kullanıcıları yanıltıcı, yanlış ve yetersiz bilgilendirerek Hollanda Telekomünikasyon Yasası’nı da ihlal ettiği ifade edilmektedir.
Hollandalı Take Back Your Privacy Vakfı, daha önce de benzer gerekçelerle TikTok aleyhine dava açmıştı. Tinder’in ana şirketi olan Match Group, dava ile ilgili henüz resmi bir mahkeme celbi almadığını, iddiaların doğru olmadığını bildirdi. ABD merkezli şirket, yaptığı açıklamada, davaya konu olan iddiaların, Tinder’in çalışma şeklini yanlış yansıttığını öne sürdü.
Açıklamalarda, harici taraflarla sadece sınırlı oranda bilgi paylaşıldığı, bu paylaşımların her zaman yasal çerçevede ve katı anlaşmalarla yapıldığını vurgulandı. Match Group ayrıca, gizlilik ve güvenliği sağlamak için tüm yasal yükümlülüklere uygun davrandıklarını belirterek, “Bu
