Öcalan’dan Silah Bırakma Çağrısı: Yeni Dönem Başlıyor!

PKK terör örgütünün lideri Abdullah Öcalan, yaptığı yeni açıklamada “Tüm gruplar silah bırakmalı ve PKK kendini feshetmelidir” ifadelerini kullanarak, silahların bırakılması ve örgütün sonlandırılması gerektiğini vurguladı. Bu önemli açıklamanın ardından, Cumhurbaşkanlığı’ndan ilk resmi yanıt Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum tarafından geldi. Uçum, sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı paylaşımda, Öcalan’ın bu çağrısının Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli‘nin belirlediği çerçeve ve içeriğe uygun olduğunu belirtti.
Mehmet Uçum’un paylaşımında aşağıdaki ifadeler öne çıktı:
* Uçum, açıklamanın ana temasının, kimlik sorununun kalmadığı ve inkarın sona erdiği yönünde olduğunu ifade etti. “İki ulus, iki resmi dil, iki vatandaşlık, özerklik ve federasyon talepleri ortadan kalktı.” şeklinde açıklamada bulundu. Üniter devlet yapısına vurgu yaparak, Türkiye’de Kürt sorununun inkar ve red anlayışına dayalı olarak sorunlarının çözüldüğünü belirtilerek, temel olarak demokrasinin geliştirilmesinin vurgulandığı belirtildi. Ayrıca, tüm grupların silah bırakması gerektiği ve terör örgütünün kendini feshetmesi gerektiği güçlü bir dille ifade edildi. Bu durumun, terör yoluyla Türkiye’ye dayatılan ve Türkiye’yi bölmeyi hedefleyen dış Kürt sorununu da sonlandırma yoluna götüreceğinin altı çizildi. Uçum, terör tamamen tasfiye edilince dış Kürt sorununun da ortadan kalkacağına dair bir ilan yapıldığını söyledi.
* Uçum, bu çağrının ne ölçüde kabul göreceğinin artık pratik bir problem olduğunu vurguladı. “Uymayanların ise sonuçlarıyla yüzleşeceği” mesajını da verdi. Ayrıca, daha önce yapılan sabotaj girişimlerine ve provokasyonlara dikkat çekerek, bu girişimlerin başarısız olduğunu belirtti. Çağrının pazarlıksız, kayıtsız ve şartsız bir şekilde yapıldığını belirten Uçum, bu durumun da etkisini göstermeye devam edeceğini ifade etti.
* Türkiye için yeni bir dönem başlangıcının kapıda olduğunu dile getiren Uçum, demokrasinin güçlendirilmesinin herkesin sorumluluğu ve talebi olduğunu belirtti. Türkiye’nin bağımsızlığını, coğrafi bütünlüğünü ve siyasi birliğini korumanın herkesin ödevi olduğunu yineledi. “Hiç kimsenin geri çekilmek veya ayrı durmak için bir bahanesi kalmadı. Hep birlikte Türkiye’yiz ve bunu 86 milyonluk bir güç olarak her platformda göstermeliyiz.” şeklinde toplumsal bir mesaj verdi.
Kaynak: ANKA