Beşiktaş Kulübü’nün 29 Aralık’taki olağanüstü kongresi öncesinde, başkanlık yarışına girecek olan Hüseyin Yücel, çok sayıda iddia ve olay hakkında açıklamalarda bulundu. Yücel, Serdal Adalı ile birlikte başkanlık için mücadele edecek ve kulübün yönetim sürecindeki anlaşmazlıkları gündeme taşıdı. Özellikle Hasan Arat, Samet Aybaba ve Brad Friedel arasında yaşanan kavgalar, kulübün iç dinamiklerini olumsuz yönde etkileyen önemli gelişmeler olarak öne çıktı.
Hüseyin Yücel, Sports Digitale ile yaptığı röportajda, kulüp içinde yaşanan çatışmaları sergileyerek, “İçeride yaşanan çok ciddi Samet Aybaba kavgası vardı. Birbirlerini bıçaklama noktasına geldiler,” diyerek durumun ciddiyetine dikkat çekti. Başkan ile Samet Hoca arasındaki gerginliğin yanı sıra, Brad Friedel ile de ciddi bir çatışma yaşandığını ifade etti. Yücel, Samet Aybaba’nın daha önce yaptığı açıklamaların da “zehir zemberek” olduğunu belirterek, kulübün iç meselelerinin daha fazla büyümeden çözülmesi gerektiğini vurguladı. Ayrıca, Samet Aybaba’nın haklı oldukları noktalar bulunduğunu ancak bu nedenle Beşiktaş’ın içinde bulunduğu sıkıntılı durumu daha da derinleştirdiğini söyledi.
Seçimle ilgili düşüncelerini de paylaşan Yücel, Hasan Arat ile olan ilişkisini anlattı. “11 ay boyunca Hasan Arat’ın ikinci başkanlığını yaptım. Süreçlerin ne kadar dışında kaldığımı izah etmeye çalıştım” diyen Yücel, artık halkın sandıkta gerçekleri göreceğini ifade etti. Yücel, Serdal Adalı’nın onun için bir rakip olmadığını; esas rakibinin yine Hasan Arat olduğunu belirtti. “Hep onunla alakalı sorulara cevap veriyorum, kimse bana Serdal Adalı’yı sormuyor,” diyerek mevcut durumun kendisi için zorluk yarattığını dile getirdi.
Hüseyin Yücel, konuşmasını sürdürerek, “Hiç yöneticilik yapmadan aday olmuş olsaydım kolaylıkla kazanırdım. Bence öyle bir durumda Serdal Bey aday bile olmazdı” ifadesini kullandı. Yücel, kulübün içinde bulunduğu karmaşa ile başa çıkabileceğini ve Beşiktaş’ı daha iyi bir geleceğe taşıyacağına inandığını belirtti. Bu sayede, camiada yeniden bir güven ortamı oluşturmaya çalıştığını vurguladı.
Beşiktaş’ın iç meselelerine dair bu açıklamalar, kulübün geleceği açısından kritik bir eşiği temsil ediyor. Hem yönetimsel hem de sportif başarı için gerekli olan birlik ve beraberlik duygusu bu gergin tartışmalarla zayıflamış gibi görünüyor. Yücel’in yanı sıra diğer adayların da söz konusu olaylara ilişkin tutumları, kongre sonuçlarını etkileyebilecek önemli faktörler arasında değerlendiriliyor. Gelişmeler, Beşiktaş camiası için dikkatle izlenmesi gereken bir süreci teşkil etmekte.
