Casper, Avrupa ve Orta Doğu’nun en büyük bilgisayar üretim tesislerinden birine sahip olan bir teknoloji markasıdır. 34.500 metrekarelik dev bir alanda faaliyet gösteren tesislerinde, yıllık olarak 1 milyondan fazla bilgisayar üretimi gerçekleştirmektedir. Bunun yanı sıra, telefon ve tablet üretimiyle de sektörde önemli bir yer edinmiştir. Tüketici elektroniği alanında yerli üretimin Türkiye’yi yalnızca bir tüketici konumundan çıkarıp teknoloji üreten bir ülke haline getirdiği vurgusunu yapan Casper Pazarlamadan ve Operasyondan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Feray Karaman, bu sürecin küresel rekabette Türkiye’ye sağladığı avantajları da dile getirmiştir.
Ar-Ge ve İnovasyonun Gücü
Casper, Ar-Ge merkezinde tüketici beklentilerine uygun şekilde üretim yaparak kişiselleştirilmiş çözümler sunmayı hedeflemektedir. Türkiye’de ilk kez Intel’in en yeni işlemcilerini ve NVIDIA’nın güçlü ekran kartlarını kullanıcılara sunarak dikkat çekmiş ve global teknolojik trendleri hızla yerel pazara entegre etme yeteneği sergilemiştir. Üretim tesislerinde farklı test süreçinden geçirilen cihazlar, titiz kalite kontrol mekanizmaları sayesinde yüksek performansla tüketicilere ulaştırılmaktadır.
İstihdamda Kadın ve Gençlere Destek
Teknoloji sektöründeki istihdamı artırmayı hedefleyen Casper, üst yönetim, mühendislik ve üretim gibi önemli bölümlerinde kadın çalışan oranıyla dikkat çekmektedir. Şirket, genç yeteneklere sunduğu kariyer fırsatlarıyla sektördeki yenilikçi yaklaşımını desteklemekte, kadınların ve gençlerin teknoloji alanında daha aktif rol almasını teşvik etmektedir. Feray Karaman, bilim ve teknoloji alanında gençlere verilen desteğin, şirketin dinamizmini ve sürdürülebilir büyümesini güçlendirdiğini ifade etmiştir.
Bilim ve Teknoloji Haftası kapsamında, Türkiye’nin teknoloji üretiminde daha güçlü bir konuma gelmesi için yerli üretimin ve inovasyon yatırımlarının önemi bir kez daha vurgulanmıştır. Casper, Ar-Ge çalışmaları, üretim altyapısı, ve istihdam politikalarıyla bu sürece katkı sunmayı sürdürmektedir. Şirketinin sunduğu bu stratejiler, Türkiye’nin uluslararası arenada teknoloji alanında daha fazla söz sahibi olmasını sağlamakta ve yerli üretimin güçlenmesine katkıda bulunmaktadır.
