BM’den İmamoğlu Protestolarına Sert Tepki!

Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Konseyi, Türkiye’de yaşanan son gelişmelere dair önemli bir açıklama yaptı. Özellikle İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanması ve bu olay sonrasında ortaya çıkan protestolarla ilgili polis müdahaleleri üzerine kaygılarını dile getirdi. Açıklamada, haklarını kullanmak amacıyla gözaltına alınan bireylerin derhal ve koşulsuz bir şekilde serbest bırakılmaları gerektiği vurgulandı.
Açıklamanın detayları ise oldukça dikkat çekiciydi. “Türkiye: Geçtiğimiz hafta içerisinde yolsuzluk suçlamalarıyla karşı karşıya olan İstanbul’un demokratik yollarla seçilmiş Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu da dahil olmak üzere en az 92 kişinin gözaltına alınmasından büyük endişe duyuyoruz” diye başlayan metin, ülkedeki durumu ele alarak devam etti. Bu gözaltıların, ülke genelinde kitlesel gösterilere yol açtığı ve bazı şehirlerde protestoların engellenmesine yönelik yasakların uygulandığı belirtildi. Özellikle protestolar sırasında dokuz medya çalışanı da dahil olmak üzere binden fazla kişinin gözaltına alınması, insan hakları ihlalleri açısından büyük bir mesele olarak gündeme getirildi.
Buna ek olarak, açıklamada herkesin haklarını meşru bir şekilde kullanmalarından dolayı gözaltına alınmamalarının gerektiği ve bu nedenle derhal serbest bırakılmaları çağrısında bulunuldu. Suçlamalarla karşı karşıya kalan şahıslara saygılı bir biçimde muamele yapılması ve seçtikleri avukatlara erişim haklarının tam manasıyla sağlanması gerektiği ifade edildi. BM İnsan Hakları Konseyi, Türkiye’deki yetkilileri ifade özgürlüğünün yanı sıra toplanma özgürlüğü haklarının da uluslararası hukuka uygun bir biçimde güvencelerle sağlamasını istemekte ve protestoculara karşı gerçekleştirilen yasadışı güç kullanımlarına dair iddiaların kapsamlı bir şekilde araştırılmasını talep etmektedir.
Sonuç olarak, bu açıklama Türkiye’deki insan hakları ihlallerine dikkati çekerken, ülke genelinde artış gösteren protestoların ve gösterilere karşı uygulanan polis müdahalelerinin uluslararası topluluk tarafından da hesaba katılmasını sağlama amacını gütmektedir. Elde edilen veriler ve tanıklıklar, Türkiye’deki mevcut durumu daha da kötüleştiren bir tablo çizmektedir. Bu nedenle, Müslüman bir ülke olarak Türkiye’nin demokratik hakları ve insan hakları konularında nasıl bir yol alacağı merak konusu olmaya devam ediyor.