Yurt dışında yerleşik yatırımcıların, 6 Şubat 2023 haftasında gerçekleştirdiği net hisse senedi satışı, piyasa fiyatı ve kur hareketlerinden arındırılmış verilere göre 49,6 milyon dolar olarak kayıtlara geçti. Bu rakam, yurt dışındaki yatırımcıların Türk borsa piyasasındaki hisse senetlerine karşı ilgisinin azaldığını ortaya koyuyor. Özellikle son dönemlerde yaşanan piyasa belirsizlikleri ve uluslararası ekonomik gelişmelerin bu durumu etkilediği düşünülüyor.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından açıklanan verilere göre, aynı haftada devlet iç borçlanma senetleri (DİBS) alanında da önemli bir hareketlilik yaşandı. Kesin alım işlemleri netinde 1 milyar 490,9 milyon dolar tutarında net satış yaşanırken, bu rakam piyasa katılımcıları arasında dikkate değer bir azalmanın olduğunu göstermekte. DİBS piyasasında yaşanan bu durum, yatırımcıların risk algısını ve genel ekonomik durumu nasıl değerlendirdiğine dair ipuçları sunuyor.
Yurt dışında yerleşik yatırımcıların DİBS (Ters Repo) alımları ise net 86,1 milyon dolar, DİBS (Teminat) alımları 597,1 milyon dolar seviyesinde gerçekleşti. Bu işlemler, Türk hükümeti tarafından çıkarılan tahvillere olan ilginin değişkenlik gösterdiğini ve bazı yatırımcıların daha temkinli davranmaya başladığını ortaya koyuyor. Öte yandan, DİBS (Ödünç) işlemleri bu dönemde gerçekleşmemişken, şirket borçlanma senetleri alanındaki alımlar ise net 10,2 milyon dolar olarak kaydedildi. Bu durum, kurumsal borçlanma ile ilgili stratejilerin değiştiği bir döneme işaret edebilir.
Yurt dışında yerleşik kişilerin toplam hisse senedi stoklarının piyasa değeri 32 milyar 865,5 milyon dolar düzeyine ulaştı. Bu rakam, piyasa değerinin yıllar içinde nasıl değiştiğini ve yatırımcı davranışlarını daha iyi anlamak için önemli bir referans sağlıyor. Aynı zamanda, DİBS (Kesin Alım) stokları 18 milyar 405,4 milyon dolar, DİBS (Ters Repo) stokları 1 milyar 517,3 milyon dolar ve DİBS (Teminat) stokları ise 12 milyar 611,1 milyon dolar seviyesinde kaydedildi. Bu stok verileri, piyasalardaki genel likidite durumunu ve yatırımcıların risk algısını belirlemek açısından önemli göstergeler sunuyor.
Sonuç olarak, yatırımcıların yurt dışında hisse senedi ve DİBS gibi varlıklara olan ilgisinin azaldığı ve piyasa belirsizliklerinin artmakta olduğu bu dönemde, yatırımcıların stratejilerini gözden geçirmeleri gerektiği sonucuna varılabilir. Ekonomik ve siyasi istikrarın sağlanması, yatırımcı güveninin yeniden kazanılmasında kritik bir rol oynayacak gibi görünüyor.
