10 senelik bir market fişi, oldukça çarpıcı bir zaman yolculuğu deneyimi yaşattı. Ekonomim’den Şeyda Uyanık’ın haberine göre, 2014 yılının Haziran ayında toplamda 62,23 TL’ye mal olan bir alışverişin, 2024 Kasım ayında aynı markette ve aynı ürünlerle yapılan hesaplaması sonucunda 1.017,49 TL’ye ulaştığı görüldü. Bu rakam, fiyatlardaki devasa artışı gözler önüne seriyor.
Yapılan karşılaştırmalara göre, fişin günümüzle kıyaslanıldığında fiyatlarda %1.535 oranında bir artış yaşandığı belirlendi. Bu süreçte özellikle domates ve patlıcan gibi temel gıda ürünlerinde meydana gelen fiyat artışları dikkat çekici olarak öne çıktı. Ancak, fiyat farkındaki bu artışlarda mevsimsel etkilerin de önemli bir rol oynadığı gözlemlendi. Tarım ürünlerinin mevsimsel döngüleri, fiyat değişimlerini etkilemekte ve bu etki market fişinin sonuçlarını belirgin hale getirmekte.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) verilerine göre, “gıda ve alkolsüz içecekler” grubundaki artış, aynı dönem içinde %1.282 oranında kaydedildi. Diğer taraftan, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) resmi sayfasındaki enflasyon hesaplayıcı ise genel TÜFE baz alınarak %973,62 oranında bir değişim gösterdi. Bu durum, resmi istatistiklerle halkın hissettiği ekonomik gerçeklik arasında ciddi bir farklılık bulunduğuna işaret ediyor.
Gündelik yaşamda yaşanan fiyat artışlarının resmi verilere kıyasla daha yüksek hissedildiği dikkat çekerken, özellikle temel gıda ürünleri üzerindeki artışlar halkın alım gücünü önemli ölçüde olumsuz etkiliyor. Bu durum, birçok vatandaşın günlük ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanmasına ve belirsizlik içinde kalmasına yol açıyor. Ekonomik verilerin yanı sıra insanların yaşadığı bu gerçeklik, ekonomi yönetimi açısından da dikkat edilmesi gereken önemli bir konu haline geliyor.
