Gazze’yi kontrol eden militan örgüt Hamas, ellerinde bulundurdukları tüm İsrailli rehineleri aynı anda serbest bırakmaya hazır olduklarını açıkladı. Bu açıklama, Gazze’de devam eden ateşkes görüşmelerinin ikinci aşaması kapsamında geldi. Hamas, çatışmaların durdurulması açısından önemli bir adım olarak, grubun ileri sürdüğü bu teklifle, barış sürecine katkıda bulunmayı hedefliyor.
Hamas, Al Jazeera’nın haberine göre yaptığı açıklamada, “İsrailli rehineler ile Filistinli mahkumların tek seferde takas edilmesi” önerisini dile getirdi. Bu takasın, kalıcı bir ateşkese ulaşılması ve bu süreçte İsrail’in tamamen bölgeden çekilmesini sağlayacağı ifade edildi. Bu teklif, gerilimin azaltılması ve her iki tarafın da sevdiklerini kaybetmemesi için önemli bir fırsat olarak değerlendiriliyor. Hamas, ateşkes ile birlikte söz konusu rehinelerin serbest bırakılmasının, bölgedeki barışın sağlanmasında kilit rol oynayacağını vurguladı.
Katar Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Muhammed bin Abdurrahman Al Tahani, 15 Ocak’ta yaptığı açıklamada, Mısır, Katar ve ABD’nin arabuluculuğuyla, İsrail ve Hamas’ın Gazze’de bir ateşkes anlaşmasını uygulamak ve rehineleri serbest bırakmak konusunda uzlaşmaya vardıklarını bildirmişti. Bu açıklama, uluslararası toplumun dikkatini çeken ve olumlu karşılanan bir gelişme olarak öne çıktı. Arabulucular, her iki taraf arasında kalıcı bir barış sağlama konusundaki çabalarını sürdürürken, bu anlaşma için gerekli olan kamuoyu desteğini almak da önemli görünüyor.
Ateşkes anlaşması üç aşamalı bir plan çerçevesinde yürürlüğe girdi, ilk aşamanın 19 Ocak’ta yürürlüğe girdiği belirtildi. Anlaşmanın bu ilk 42 gün süresince, Hamas’ın, İsrail hapishanelerindeki Filistinli mahkumlar ile takas yoluyla 33 rehineyi serbest bırakma kararını aldığı kaydedildi. Bu durum, dünya genelinde barış yanlısı kişilerin ve devletlerin desteklediği bir süreç olarak, hem Filistin hem de İsrail tarafında önemli sosyal ve siyasi dinamikleri etkileyebilecek nitelikte bir gelişme olarak izleniyor.
Sonuç olarak, Hamas’ın rehineleri serbest bırakma konusundaki bu yeni tutumu, ateşkes çabalarına önemli bir katkıda bulunabilirken, ilgili tarafların uzlaşmasının sağlanması ve kalıcı barışın oluşturulması açısından kritik bir aşamayı temsil ediyor. Bu süreçte uluslararası toplumun göstereceği destek ve arabuluculuk girişimleri, müzakerelerin olumlu bir şekilde sonuçlanmasında belirleyici olabilecek unsurlar arasında yer alıyor.
