Erzincan’daki Maden Kazasında Yeni Bilirkişi Raporu!

Erzincan’ın İliç ilçesine bağlı Çöpler köyündeki altın madeni sahasında meydana gelen toprak kayması ile ilgili olarak, İliç Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma devam ediyor. Bu soruşturma çerçevesinde hazırlanan ve Başsavcılığa sunulan 42 sayfalık yeni bilirkişi raporu, kaza olayının teknik boyutlarını kapsamlı bir şekilde incelemektedir.
Bilirkişi heyeti, İstanbul Teknik, Hacettepe, Yıldız Teknik ve Gazi üniversitelerinden çevre, inşaat, jeoloji ve maden mühendislerinden oluşan toplam 12 uzmandan oluşmaktadır. Bu heyet, belgeleri, teknik raporları, ifade tutanaklarını, izin belgelerini, ölçüm sonuçlarını, laboratuvar deneylerini, işletme ruhsatlarını ve şirket organizasyon şemasını inceleyerek kapsamlı bir değerlendirme yapmıştır.
Raporda, Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) raporlarının, çevresel etkilerin değerlendirilmesi ve sürdürülebilir faaliyetlerin yürütülmesini sağlama amacı taşıdığı vurgulanmıştır. Bunun yanı sıra, işletme aşamasında meydana gelen kazaların doğrudan ÇED raporunun sorumluluğunda olmadığı ifade edilmiştir. Raporun değerlendirmesine göre, bu tür kazaların çoğu bir tasarım veya işletme hatasından kaynaklansa da, ÇED raporunda belirtilen tedbirlerin göz ardı edilmesi veya uygulanmaması durumunda işletmenin hukuki sorumluluk taşıyacağına dikkat çekilmiştir.
7 Ekim 2021 tarihindeki ÇED raporu, hukuka uygun bulunmuştur. Raporda, 7 Ekim 2021’de alınan Çöpler Kompleksi Madeni 2. Kapasite Artışı ve Flotasyon Tesisi Projesi için verilen ÇED olumlu kararının, çeşitli bilimsel ve teknik araştırmalarla desteklendiği, dolayısıyla herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varıldığı belirtilmiştir. Ayrıca, TMMOB tarafından açılan davada, mahkeme aracılığıyla uzman akademisyenlerce hazırlanan bilirkişi raporu da ÇED raporunun yeterli olduğunu ortaya koymuştur.
Raporda, daha önceki bilirkişi raporlarında ÇED ile ilgili bazı tespitler yapıldığı ancak kimin hangi eylemlerinden dolayı sorumlu olduğu konusunda tereddütler bulunduğu kaydedilmiştir. Bu nedenle, iş kazası sonucu meydana gelen ölüm ve yaralanmalar ile çevre kirliliğiyle ilgili olarak ceza hukuku bakımından sorumluluk yüklenebilmesi için iş kazası ile yükümlülük ihlali arasında bir illiyet bağının bulunması gerektiği ifade edilmiştir.
‘Bakanlık yetkililerinin kusursuz olduğu görüşüne varılmıştır’
Teknik raporlar ve diğer belge incelemeleri sonucunda, bilirkişi heyetinin kazanın ÇED raporu ile ilişkilendirilemeyeceği ve olayın ayrı bir durum olarak değerlendirilmesi gerektiği sonucuna vardığı ifade edilmiştir. İlgili Bakanlık ve genel müdürlüklerin, uygulama sırasında meydana gelen olumsuz durumlardan sorumlu tutulamayacağının, bu nedenle onların kusurlu olamayacağı değerlendirilmiştir. Sonuç olarak, ÇED raporunda onay veya imzası bulunan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı yetkililerinin kaza sonucunda meydana gelen ölüm ve yaralanmalar ile çevresel kirliliğe dair herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Erzincan’ın İliç ilçesindeki altın madeni sahasında 13 Şubat 2024 tarihinde meydana gelen heyelanda 9 işçinin toprak altında kaldığı, yürütülen çalışmalar sonucu cenazelerine farklı tarihlerde ulaşılmıştır. Bu olay, maden kazaları ve çevre üzerindeki etkileri konusunda geniş bir tartışma yaratmaya devam etmektedir.