Tarım ve Orman Bakanlığı, 10 Şubat 2023 tarihinde 81 il valiliğine önemli bir yazı göndererek sokak hayvanlarıyla ilgili yeni düzenlemeleri duyurdu. Bu yazıda, sahipsiz sokak hayvanlarının hemen toplanması gerektiği belirtilirken, belediyelere 2028 yılına kadar hayvan bakımevlerini kurmak ve mevcut bakımevlerinin koşullarını iyileştirmek için tanınan sürenin mevzuata aykırı olduğu iddia edildi. Ayrıca, sokak hayvanlarını toplamayan belediyelere hayvan başına 71 bin 965 TL idari para cezası uygulanması gerektiğine vurgu yapıldı.
Evrensel’den Gözde Tüzer’in bildirisine göre, İzmir Barosu Hayvan Hakları Merkezinden Avukat Kübra Oktay, hayvan haklarının “sözde” korunmasına dair çıkan yasaların, 7527 sayılı kanun, yönetmelikler ve gönderilen talimatların tamamen politik olduğunu ifade etti.
İstanbul Barosu Hayvan Hakları Merkezi Yürütme Kurulu Üyesi Avukat Barış Karlı, belediyeler üzerinde baskı kurulmaya çalışıldığını belirtti. Bu durum, sokak hayvanları yaşamış olduğuna dair endişeleri artırdı ve hayvanların toplanması konusunda büyük tartışmalara yol açtı.
AYM ve idari yargıdan karar bekleniyor
Avukat Kübra Oktay, bu denli ciddi bir uygulamanın uygulanmaması gerektiğini ve söz konusu yasaların sağlıklı bir şekilde hazırlanmadığını dile getirdi. Oktay, “Bakanlığın gönderdiği yazı, belediyelere aba altından sopa göstermektir. Belediyeler ‘kapasitemiz yok, toplayamıyoruz’ diyebilir,” ifadelerini kullandı.
Hukuk norm hiyerarşisine aykırı olarak uygulanan genelgelerin sorunlu olabileceğini dile getiren Oktay, “Politik olarak hayvanların kesinlikle sokaklarda olmaması gerektiğini düşünen bir örgüt var. Bakanlığın gönderdiği bu talimat, hukuka aykırı ve içerik olarak fiili ve hukuki imkansızlık barındırıyor.” şeklinde konuştu. Anayasa Mahkemesi ve idari yargıda bekleyen kararların süreci daha da karmaşık hale getirdiğini belirtti.
‘Kanunu 2028’e kadar kendileri uzattı’
Gönderilen yazıda “hayvanların 2028’e kadar toplanmaması mevzuata göre aykırılık teşkil etmektedir” ifadesine de dikkat çeken Oktay, “Şu aşamada dava yollarına başvurulduğunu bildikleri halde bu talimatı göndermeleri, ‘öldürün, bir metrekarelere tıkın’ demektir,” dedi. Bu tür uygulamaların barınaklar ve hayvanlar için büyük sorunlar yarattığını ifade etti.
‘Soykırım yasasıdır, kabul etmiyoruz’
Yasa ile ilgili değerlendirmelerde bulunarak, bunun bir soykırım yasası olduğunu belirten Oktay, “Ülke genelinde hayvanların öldürülmesinin meşrulaştırıldığı bir yasayı kabul etmek mümkün değildir. Kamu kurumlarının, kendi görevlerini yerine getirmemekte ısrar ettikleri anlaşılıyor,” dedi. Bu durumun, kamu kurumlarının toplum gözünde güvenilirliğini sarstığını da kaydetti.
‘Belediyeler üzerinde baskı kurulmaya çalışılıyor’
Avukat Barış Karlı ise, kanunun 14. maddesinde bakım evine alınan hayvanların alındığı yere veya bakım evi dışına bırakılmasının yasaklandığını ve bu duruma uymayan belediyelere ceza verileceğini belirtti. Ancak, gönderilen yazıda “2028 yılının beklenmesi mevzuata aykırılık teşkil etmektedir” ifadesinin, belediyeler üzerindeki baskıyı artırdığını ifade etti.
‘Öldürme döngüsü kur deniyor’
Karlı,
