Özlem Gürses Gözaltında: Basın Özgürlüğü İhlali Mi?

Gazeteci Özlem Gürses, YouTube kanalında yaptığı bir yayından sonra İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan bir soruşturma çerçevesinde gözaltına alındı. Gürses’in, “Devletin kurum ve organlarını aşağılama” ve “Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” gibi suçlamalarla karşılaştığı bildirildi. Başsavcılık, Özlem Gürses’in ifadeleriyle Türk Silahlı Kuvvetleri’ni terör örgütleriyle ilişkilendirerek, işkence ve katliamları gerçekleştiren gruplarla aynı kefeye koyduğunu öne sürdü.
Bu bağlamda, Gürses hakkında başlatılan soruşturmanın gerekçeleri arasında, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin bir terör örgütü gibi gösterilmesi ve ilgili kurum hakkında ağır ithamlar bulunuyordu. Başsavcılık, Özlem Gürses’in yakalanarak gözaltına alındığını resmen duyurdu ve bu durum kamuoyunda geniş yankı buldu.
Bu gelişmelere CHP Genel Başkanı Özgür Özel, sosyal medya hesabından sert bir tepki gösterdi. Özel, yaptığı paylaşımda, iktidarın yargıyı siyasallaştırarak gazetecilere gözdağı vermeye devam ettiğini iddia etti. Özlem Gürses’in belirsiz bir ifadeden dolayı önce sosyal medyada hedef haline geldiğini, ardından ise, İstanbul’a özel olarak atanan Başsavcının talimatıyla doğrudan gözaltına alındığını kaydetti. Özel, yargı ve gazetecilerin üzerindeki baskının sona ermesi çağrısında bulundu.
İktidarın siyasallaştırdığı yargı, gazetecilere gözaltılarla gözdağı vermeye devam ediyor. Gazeteci Özlem Gürses, canlı yayın şartlarında anlam kaymasına uğradığı belli bir cümle nedeniyle önce linç ettirildi. Şimdi de çağrılsa ifadeye gidecekken, İstanbul’a özel görevle…
— Özgür Özel (@eczozgurozel) December 20, 2024
Mansur Yavaş: Bu tür uygulamalar endişeleri artırmaktadır
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Özlem Gürses’in gözaltına alınması hakkında da önemli açıklamalarda bulundu. Yavaş, basın özgürlüğünün demokrasinin temel taşlarından biri olduğunu ve ifade özgürlüğünün toplumların ilerlemesi açısından vazgeçilmez bir değer teşkil ettiğini vurguladı. Gürses’in ifadeye çağrılması yerine doğrudan gözaltına alınmasının, hukuk devleti ve demokratik değerler açısından büyük bir yanlış olduğunu belirtti.
Yavaş, bu tür uygulamaların bireysel hak ihlallerinin ötesinde, basının özgürce görev yapabilmesi konusundaki kaygıları artırdığını ifade etti. Yargı süreçlerine saygı duymakla birlikte, basın mensuplarının herhangi bir baskı ya da korku altında olmadan görev yapabilmesinin, güçlü ve adil bir demokrasinin olmazsa olmazı olduğunu dile getirdi.
Basın özgürlüğü, demokrasimizin temel taşlarından biridir ve ifade özgürlüğü, toplumların ilerlemesi için vazgeçilmez bir değerdir. Gazeteci Özlem Gürses’in ifadeye çağrılması yerine doğrudan gözaltına alınması, hukuk devleti ve demokratik değerler açısından doğru bir yaklaşım… pic.twitter.com/7Zei1udKhD