Rusya, Çarşamba günü yaptığı açıklamada, Suriye’de faaliyet gösteren terörist grupların saldırılarına karşı Suriye rejiminin eylemlerini güçlü bir şekilde desteklediğini ifade etti. Moskova, bu tür grupların dış güçlerden insansız hava araçları (İHA), mühimmat ve eğitim desteği aldığına dikkat çekerek, Suriye’deki istikrarsızlığın artmasının bu dış müdahalelerle doğrudan ilgili olduğunu vurguladı.
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Maria Zaharova, düzenlediği basın toplantısında “Bu saldırıyı kesin bir dille kınıyoruz. Böyle cüretkar eylemler, dış güçlerin kışkırtması ve kapsamlı desteği olmadan gerçekleştirilemez” diyerek, yabancı güçlerin Suriye’de yeni bir silahlı çatışma dalgası başlatma planlarının olduğunu öne sürdü. Zaharova’nın bu açıklamaları, Suriye’deki mevcut durumun ne kadar karmaşık ve çok boyutlu olduğunu gözler önüne seriyor.
RUSYA’NIN SİLAHLI KUVVETLERİ VE AKDENİZ POLİTİKASI
Rusya, 2015 yılından beri Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’a askeri destek sağlamakta. Bu destek, özellikle Suriye’deki iç savaşın başlangıcından bu yana Moskova’nın stratejik jeopolitik çıkarlarını koruma amacını taşımaktadır. Rusya’nın Akdeniz’de bulunan tek askeri üssü, Suriye’nin Himeymim bölgesinde yer alıyor. Bu üs, Rusya’nın bölgedeki askeri varlığının en önemli simgelerinden birini oluşturuyor.
Zaharova, ayrıca “Suriye makamlarının terörist gruplara karşı mücadelesini ve anayasal düzeni yeniden tesis etme çabalarını güçlü bir şekilde destekliyoruz” diyerek, bölgedeki düzenin sağlanmasında Rusya’nın rolünün kritik olduğuna dikkat çekti. Suriye’de mücadele eden muhalif grupların, özellikle Ukrayna’dan elde ettikleri İHA’ları kullanma konusunda eğitim aldıklarına dair iddialarda bulunan Zaharova, bu durumun da mevcut savaşın dinamiklerini değiştirdiğini öne sürdü.
Buna ek olarak, Zaharova, Suriye’de savaşan bazı militanların eski Sovyetler Birliği ülkelerinden geldiğini iddia ederek, bölgedeki mezhepsel ve etnik çatışmaların daha da karmaşık hale geldiğini belirtti. Bu durum, Suriye’deki iç savaşın yalnızca yerel bir çatışma olmadığını, aynı zamanda uluslararası güçlerin ve çıkarların da devreye girmesiyle ne denli karmaşıklaştığını ortaya koymakta. Bu bağlamda, Rusya’nın Suriye üzerindeki etkisi ve askeri varlığı, hem bölgedeki güç dengelerini belirlemekte hem de uluslararası politikada önemli roller üstlenmektedir.
