ABD Ticaret Bakanlığı, 2025 yılının şubat ayına ait konut başlangıç ve inşaat izni verilerini kamuoyu ile paylaştı. Bu veriler, konut sektöründeki gelişmeleri takip etmek isteyenler açısından önemli bir gösterge niteliği taşıyor.
Duyurulan verilere göre, şubat ayında yapımına başlanan yeni konut sayısı, bir önceki aya göre %11,2 oranında artarak 1 milyon 501 bin seviyesine ulaştı. Piyasa analistleri, bu dönemde başlaması beklenen yeni konut sayısının 1 milyon 380 bin olacağını öngörmüştü. Ocak ayında ise, konut inşaatları %11,5 oranında azaldığı gözlemlenmiş ve toplam sayı 1 milyon 350 bin seviyesine gerilemişti. Ancak şubat ayındaki artış, konut sektöründe bir iyileşme sinyali olarak değerlendiriliyor.
Bununla birlikte, yapımına başlanan yeni konut sayısının geçen yılın aynı ayına göre %2,9 oranında azaldığı dikkat çekiyor. Bu durum, yıllık bazda kiralama ve alım-satım süreçlerinin etkilediği genel pazar durumunu yansıtıyor.
İNŞAAT İZİNLERİ ARTIYOR
Öte yandan, şubat ayındaki inşaat izinleri ile ilgili veriler de açıklandı. Bu bağlamda, verilen inşaat izni sayısı şubatta önceki aya göre %1,2 azalarak 1 milyon 456 bine geriledi. Ancak piyasa beklentisi, bu dönemde 1 milyon 450 bin inşaat izni verilmiş olacağı yönündeydi. Ocak ayında da inşaat izni sayısında %0,6’lık bir azalma görüldüğü ve toplam sayının 1 milyon 473 bin seviyesine düştüğü bildirildi.
Özellikle inşaat izni verileri, gayrimenkul piyasasındaki trendleri anlamak açısından büyük önem taşıyor. Şubat ayı içinde verilen inşaat izinleri geçen yılın aynı dönemine göre %6,8 oranında bir düşüş göstermiştir. Bu durum, inşaat sektörünün zorluk yaşadığını ve büyüme potansiyelinin sınırlı olduğu anlamına gelebilir. Piyasa, inşaat izinlerindeki bu daralmayı takip ederken, gelecekteki konut projelerinin ne yönde ilerleyeceği konusunda endişeler taşıyor.
Genel olarak bakıldığında, ABD konut sektöründe yaşanan dalgalanmalar, piyasada oynaklığa neden oluyor. Yeni konut başlangıçlarındaki artış, sektörde bir canlanma sürecinin yaşandığını gösterirken, inşaat izinlerindeki azalma ise geleceğe yönelik belirsizlikleri gözler önüne seriyor. Hem yapım aşamasındaki konut sayısı hem de verilen izinlerin durumu, sektörel dinamiklerin nasıl şekilleneceğini belirleyen kritik faktörler arasında yer alıyor.
