Dünyanın en sessiz odası olarak bilinen Yankısız Oda, Birleşik Krallık’ın Londra şehrindeki South Bank Üniversitesi’nde bulunmaktadır. Bu özel odanın en dikkat çekici özelliği, iç mekanın o kadar sessiz olmasıdır ki, burada en ufak bir ses bile yankılanmamaktadır. Kullanıcılar, hatta kendi iç organlarının sesini net bir şekilde duyma deneyimini yaşayabilmektedir.
SESSİZ ODADA ORGANLARININ SESİNİ DUYUYORLAR
Bu sessiz odanın içerisine girmek, psikolojik olarak ciddi bir cesaret gerektirmektedir. YouTuber Callum McGinley, bu deneyimi gerçekleştiren ve dünya rekorunu kıran ilk kişi oldu. 2019 yılında bu sesi deneyimlemek üzere odanın içine girmeyi hedefleyen McGinley, aslında 67 dakikayı geçmeyi amaçlamıştı. Ancak, içeride geçirdiği süre beklentisinin çok üzerinde oldu ve tam olarak 1 saat 26 dakika burada kalarak Guinness Dünya Rekoru’nu kırmayı başardı. Ancak bu süre zarfında yaşadığı zorluklar ve deneyimler oldukça dikkat çekiciydi. Sessizliğin yoğunluğu öyle yüksekti ki, Callum kısa bir süre içerisinde kulaklarında çınlama hissetmeye başladı ve başında baskı hissetti. Ayrıca, odaya girerken görsel olarak ışıkların dans ettiğini gördüğü ifadelerini kullandı. En dikkat çekici detaylardan biri ise, damarlarında dolaşan kanın sesini duyduğunda duyduğu tedirginlikti.
ZİHNİ ZORLUYOR
Deneyimin ilerleyen dakikalarında Callum halüsinasyonlar görmeye başladığını da açıkladı. Tüm bu zorluklara rağmen, meydan okumayı başarıyla tamamlayıp rekorun yeni sahibi olmayı başardı. Uzmanlar, özellikle bu tür bir sessizlik ortamında uzun süre kalmanın, zihinsel olarak oldukça zorlayıcı ve stresli olduğunu belirtmektedirler. Zihnin bu derece sessiz ve yalnız bir durumda nasıl tepki vereceği, birçok kişiyi meraklandıran bir durumdur. Yankısız Oda’nın sunduğu bu deneyim, hem fiziksel hem de ruhsal açıdan sınırları zorlayan bir yolculuk olarak tanımlanmaktadır.
Sonuç olarak, Yankısız Oda çok özel bir deneyim sunarken, bireylerin kendi içsel seslerini daha net duymalarına imkan tanımaktadır. Bu ortamda yaşanan deneyimler, birçok kişi için hem ilginç hem de düşündürücü birer deneyim olarak öne çıkmaktadır. Callum McGinley’in gerçekleştirdiği bu rekor denemesi, insanların sessizliğin üst seviyelerine ulaşmak için cesaret ve azimle hareket edebileceğini göstermektedir. Bu durum, aynı zamanda çağımızda yalnızlık ve sessizliğin toplumsal bir problem haline geldiği gerçeğini de gözler önüne sermektedir.
