‘KETEM SAYESİNDE ÖĞRENDİM KANSER OLDUĞUMU’
Ahmet Gürel, eşi ile birlikte aile hekiminin önerisi doğrultusunda KETEM (Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezi) adı verilen bir merkezde test yaptırma kararı aldı. Bu süreçte eşinin test sonuçları negatif çıkarken, Ahmet Bey’in test sonucunun pozitif olduğunu öğrenmesi, hayatında bir dönüm noktası oldu. Doktorları, hastaneye yatması gerektiğini ve kalın bağırsaklarında poliplerin bulunduğunu bildirdi. Endoskopi ve kolonoskopi işlemleri ile netleştirilen durum, Ahmet Bey’e kanser teşhisi konulmasına yol açtı.
Kendisine konulan kanser teşhisi sonrasında, Ahmet Gürel, tıbbi süreçleri hızla başlatarak kalın bağırsak ameliyatı olmayı kabul etti. Bu ameliyatta, kalın bağırsağının 14 santimlik bir kısmı alındı. Kendisi, bu sürecin ardından doktorları tarafından gereken tedavinin yapıldığını aktardı. Ahmet Bey, hastanede geçirdiği 3 haftalık süre zarfında yaşadığı tüm deneyimleri, “Hiçbir şikayetim yoktu. Testi yaparken tamamen tesadüfi bir şekilde kanser olduğumu öğrendim” sözleriyle ifade etti. Bu durumun, KETEM sayesinde gerçekleştiğinin altını çizdi ve erkenden tespite büyük bir önem verdiğini vurguladı.
Ahmet Gürel, yaşadığı bu zorlu sürecin ardından patoloji sonuçlarının temiz çıkmasını, kendisi için büyük bir mutluluk kaynağı olarak değerlendirdi. Kanser teşhisi ile geçirdiği süreç, onu sağlığına kavuşma konusunda daha bilinçli hale getirdi. Kendisi, bu deneyiminden hareketle başkalarına da erken tarama ve kontrollerin önemini vurguladı. “Erken teşhisin sayesinde kurtulduk” dediğinde, yaşamının değerini bir kez daha anlamış olduğunu gösterdi.
Ahmet Bey’in hikayesi, sadece bireysel bir deneyim değil, aynı zamanda toplumda kanser hastalığına karşı farkındalığın artışına yönelik önemli bir mesaj içeriyor. KETEM gibi merkezlerin bireylerde sağlığı koruma ve hastalıkların erken teşhis edilmesi konusunda sağladığı katkılar, hayati önem arz ediyor. Kanser gibi ciddi bir hastalığın erken teşhisi, tedavi sürecini olumlu bir şekilde etkilemekte ve bu tür hikayeler, başkalarına ilham vermektedir.
Sonuç olarak, Ahmet Gürel’in yaşadığı deneyimi, kanserin erken teşhisi ve bu süreçte takip edilmesi gereken adımlar açısından, eğitim ve bilinçlendirme çalışmalarının ne denli önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne sermiştir. KETEM gibi kurumların sunduğu hizmetler sayesinde pek çok insan, hastalıkları hakkında bilgi sahibi olabiliyor ve gereken tedavi süreçlerini zamanında başlatma şansı elde ediyor. Bu bakımdan, kanserle mücadelede yalnızca bireysel farkındalık değil, toplumsal bilincin artırılmasının da büyük bir önemi vardır.
