Hava Kalitesi ve Hava Tahmini ve Araştırması Sistemi, kısaltmasıyla bilinen SAFAR verilerine göre, havadaki zararlı partikül miktarını ölçen “PM (partikül madde) 2,5” oranı 300-400 düzeyine ulaştığında “düşük” hava kalitesi olarak nitelendirilmektedir. Hava kalitesinin “şiddetli” olarak değerlendirilmesi ise bu oranın 400-500 sınırına ulaşması durumunda gerçekleşir.
Son günlerde, Hint basınından gelen haberlerde, Yeni Delhi’de kutlanan Diwali Festivali dolayısıyla birçok bölgede maytapların kullanılmasıyla birlikte, PM 2,5 oranının bazı yerlerde her metreküp için 900 mikrograma yaklaştığı bildirilmiştir. Bu durum, kentin hava kirliliğinin Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından insan sağlığı için belirlenen üst sınır değerinin 23 kat üzerine çıktığı anlamına gelmektedir.
Dünya genelinde hava kalitesi açısından en kötü durumdaki şehirler arasında yer alan Yeni Delhi, sabah yapılan ölçümlerle dünyanın en kirli hava kalitesine sahip olan kent haline gelmiştir. Duman, toz, düşük rüzgar hızı, araç emisyonları ve anız yakma gibi etkenler, her kış Yeni Delhi’de yoğun bir sis örtüsünün oluşmasına yol açmaktadır.
Özellikle Ekim ile Ocak ayları arasında, Yeni Delhi ve Hindistan’ın kuzeyinde bulunan bazı diğer şehirlerde her yıl şiddetli hava kirliliği yaşanmaktadır. Bu olumsuz durum, birçok işin aksamalarına, okulların ve ofislerin kapatılmasına neden olmaktadır. Ayrıca, Kasım ve Aralık aylarında komşu eyaletlerde bulunan çiftçilerin anız yakma işlemleri de bu kirliliği artıran faktörler arasında yer almaktadır. Çiftçiler, bu uygulamanın alternatiflerini bulabilmek için finansal ve teknik destek arayışında olduklarını ifade etmektedir.
– Hindistan’ın Hava Kirliliği ile Mücadele Planı
Hindistan, hava kirliliği ile başa çıkmak amacıyla “Aşamalı Mücadele Eylem Planı (GRAP)” adı altında bir dizi önlem almıştır. Bu kapsamda, kömür, odun ve acil durumlar hariç, dizel jeneratör kullanımını içeren faaliyetlerin yasaklandığı belirtilmektedir. Ayrıca, kentte yaşayan halkın mümkün olduğunca toplu taşıma kullanarak hareketliliği ve taşıt emisyonunu azaltmaları konusunda çağrıda bulunulmuştur.
Her yıl, festivaller sırasında havai fişek ve maytap gibi ürünlerin satışının yasaklanmasına rağmen, diğer şehirlerden bu ürünlerin temin edilmesinin engellenemediği anlaşılmaktadır. Sonuç olarak, hava kirliliğinin kontrol altına alınması için kalıcı çözümler üretilmesi ve insanların sağlığının korunması adına daha geniş çaplı önlemlerin hayata geçirilmesi gerekmektedir.
