Siyaset

Öcalan Çağrısı: Dervişoğlu’ndan Sert Tepki!

İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, Karar TV’de Elif Çakır ve Taha Akyol’un sorularını yanıtlayarak Türkiye’nin mevcut siyasi durumu ve gelişmeler hakkında önemli açıklamalarda bulundu. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin yaptığı çağrı ve ardından DEM Partili Pervin Buldan ile Sırrı Süreyya Önder’in İmralı’da Abdullah Öcalan ile görüşmesi gibi gelişmeler üzerine Dervişoğlu, siyasi süreçlerin dikkatlice değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı.

Dervişoğlu, “Ben hiçbir şeye önyargıyla karşı çıkmam. Şartları doğru okumaya gayret sarf ederim. Bu çağrıların, bu zamana kadar yapılmış çağrılara benzerliği üzerinden ne tür sonuçları beraberinde getireceğini tahmin ederek bir duruş sergilerim. Bu daha önceden sınadığımız bir yöntemdir. Hepimiz bunun ağır sonuçlarına katlanmışızdır” diyerek, Türkiye’nin içindeki çıkmazlara dikkat çekti. Dervişoğlu, bu gibi tartışmalarda zamanlamanın hassasiyetinin önemine işaret ederek, ülkenin sorunları çözme arayışındaki diyalog kapılarını açık tutması gerektiği kanaatinde olduğunu belirtti.

‘Bahçeli’nin çağrısı, Öcalan’ın serbest bırakılmasını istemek demek’

Dervişoğlu, Bahçeli’nin Öcalan’a yönelik Meclis çağrısını hatırlatarak, “Gelsin bu kürsüde konuşsun’ demek, Abdullah Öcalan’ın serbest bırakılmasını istemek demektir. Böyle bir çağrı, geçmişteki benzerleriyle karşılaştırıldığında, bugüne kadar yapılmış birçok çağrıyı yankılandıran bir durum. Bunun toplumun düşüncesini şekillendirmek üzere bir arka planı var” dedi. Ayrıca, “İmralı’da tecrit altında bulunan birinin, Meclis kürsüsüne daveti eşyanın tabiatına aykırıdır” şeklinde bir eleştiride bulundu. Dervişoğlu, bu toplumun çeşitli kesimlerini anlamaya ve diyalog geliştirmeye yönelik tavır geliştirmesi gerektiğini de ifade etti.

Dervişoğlu’nun açıklamalarında, diyaloğun önemine vurgulayan bir tavırla, sürecin nasıl yönetileceği konusunda detaylı bir perspektif sundu. “Burada bir paradigmadan bahsediliyor. Bir şeyi değiştirmek için ortaya konan bir stratejiden bahsediliyor” diyen Dervişoğlu, Öcalan’a yapılan her türlü çağrının devletin aslında üzerinde ciddiyetle durması gereken siyasi bir mesele olduğunu belirtti.

Ayrıca, hükümetin geçmişte uluslararası örgütlerle, FETÖ ile ve diğer yasadışı yapılarla kurduğu ilişkilerin bu süreçte dikkate alınması gerektiğini vurgulayan Dervişoğlu, “Bu zamana kadar kurmuş olduğu ittifakların sonuçlarına bakarak bu işten hayırlı bir sonuç çıkacağı kanaatini taşımıyorum” dedi. Dervişoğlu, geçmişteki ilişkilerin ve mevcut siyasi eğilimlerin, gelecekte atılacak adımlar için dikkate alınması gereken önemli unsurlar olduğunu belirtti. Siyasi geçmişlerinin temiz olması gereken kişilerle yapılan her türlü diyalog ve müzakerede güven ortamının sağlanması gerektiğinin altını çizdi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu