41 yaşındaki Matt Barr, 36.8 cm uzunluğundaki cinsel organıyla “her zaman daha büyük olanın daha iyi olmadığını” savunuyor. Londra’da yaşayan yapay zeka uzmanı Barr, cinsel organ büyütme işlemlerinde kullanılan botoks, hyaluronik asit ve silikon enjeksiyonlarının ciddi sağlık riskleri taşıdığını ifade etti.
BÜYÜTME OPERASYONLARI CAN ALIYOR
Daily Star’da yayımlanan bir habere göre, estetik sektöründeki penis dolgularına olan talep hızla artış göstermekte. Londra’daki Lushful Aesthetics kliniği, yıllık gelirinin yüzde 40’ının bu işlemlerden geldiğini açıkladı. Ancak bu uygulamaların sağlığa olan tehditleri göz önünde bulundurulmadığında, durum oldukça tehlikeli hale gelebiliyor.
Yeni bir olayda, 56 yaşındaki bir Rus erkek, genital bölgesine yaptırdığı enjeksiyonun ardından akciğer komplikasyonları nedeniyle hayatını kaybetti. Böyle trajik olaylar, bu tür uygulamaların ciddiyetini gözler önüne seriyor.
Barr, bu tür estetik uygulamaların sadece yüksek maliyetler gerektirmediğini, aynı zamanda hayati riskler barındırdığını da vurguladı. Erkekleri, doğal bedenlerini kabul etmeye teşvik eden Barr, şunları söyledi: “Bu bana tamamen çılgınca geliyor. Bazı insanların harcayacak çok fazla parası olduğu açık. Ben böyle bir işlemi yaptırmaya ihtiyaç duymuyorum, ancak erkeklerin giderek daha fazla enjeksiyon yaptırması beni endişelendiriyor.”
“SANILDIĞI KADAR AVANTAJLI DEĞİL”
Pek çok erkek, büyük bir cinsel organın cinsel yaşamda avantaj sağlayacağını düşünüyor. Ancak Barr, bu durumun dışarıdan görüldüğü kadar kolay ve keyifli olmadığını öne sürdü. “Bazı cinsel pozisyonlar ve bazı partnerlerle birliktelikler imkansız hale geliyor. Ayrıca ereksiyon sürecimde daha uzun zaman alıyor ve sert kalabilmek için gerçekten çaba harcamak zorundayım.” diyerek, büyük bir cinsel organın zorluklarını belirtti.
Bu nedenle, cinsel organ büyütme işlemlerinin popülaritesinin artması, birçok erkeğin bu konudaki baskılara kapıldığını ve estetik kaygıların bazen hayati tehlikeleri gölgede bırakabildiğini gösteriyor. Barr, halka doğru bilgi ile birlikte kendini kabul etme ve özsaygı konusunda bir farkındalık yaratmanın önemini vurguladı. Sağlıklı bir yaklaşım, bireylerin hem fiziksel hem de psikolojik sağlıklarını korumalarına yardımcı olacaktır.
