CHP’den Adalet Bakanlığı’na Sert Eleştiri!

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu’nda, TBMM, Anayasa Mahkemesi, Adalet Bakanlığı ve Dışişleri Bakanlığı’nın 2025 yılı bütçeleri üzerine görüşmeler yapılmaktadır. Bu önemli toplantıda, farklı partilerin temsilcileri kendi görüşlerini dile getirerek hükümetin bütçe politikalarını eleştirmekte ve önerilerde bulunmaktadır.
Görüşmeler sırasında söz alan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Gökçe Gökçen, Adalet Bakanlığı bütçesine yönelik eleştirilerini dile getirdi. Gökçen, “Bir seçim yenilgisinden ders çıkarmak yerine, bize oy veren vatandaşı cezalandıran bir anlayışa karşı çıkıyoruz.” dedi. Bu sözleriyle mevcut hükümetin politikalarına ve hukukun üstünlüğüne dair kaygılarını ifade etti. Ayrıca, anayasayı uygulamayan bir anlayışla yeni anayasa tartışmalarına girmeyi reddettiklerini vurguladı. Gökçen, “Kurmaya çalıştığınız tuzaklı masaya oturmadığımız için sizin intikam duygusuyla hareket etmenize acıyarak bakıyoruz” ifadelerini kullandı.
Gökçen, adaletin tanımını yaparak, adaletin yalnızca zengin ve güçlü olanlara değil, haksızlığa uğrayan herkese eşit şekilde uygulanması gerektiğini vurguladı. “Adalet, yalnızca haksızlığa uğradığı için bu adaletsizliğin giderildiği bir sistemdir,” diyerek, adaletin herkes için geçerli olması gerektiğini belirtti. Gökçen, adaletsizliğe uğrayanların cinsiyet, etnik köken veya sosyal durumuna bakılmaksızın desteklenmesi gerektiğinin altını çizdi. Bu bağlamda, Can Atalay, Ahmet Özer, Osman Kavala gibi isimlerin örneklerini vererek, bu kişilerin adaletsizliklere tabi tutulduğunu ifade etti.
Konuşmasının devamında, Gökçen, “Haksızlığa uğrayan sadece toplumun belli kesimlerinden değil, toplumun her kesiminden olabilir,” diyerek ifade özgürlüğünü savunanları, özellikle başörtüsü takan gençleri hedef alan ayrımcı uygulamalara dikkat çekti. Hükümetin, adalet sağlanması yerine, yalnızca beton binalarla adalet inşa etmeye çalıştığını belirtti. Gökçen, “Bizler, adalet görmek isteyen vatandaşlarımızın duygusunu önemseriz,” diyerek, hükümetin vatandaşların gerçek ihtiyaçlarını görmediğinin altını çizdi.
Adalet Bakanlığı verilerine dayanarak, mahkemelerdeki dava süreçlerinin uzadığını ve bu durumun adaletin sağlanmasını olumsuz etkilediğini belirtti. 2015 ve 2013 yılları arasında kasten öldürme davalarının görülme süresinin 136 günden 223 güne çıkması, kasten yaralama vakalarının 80 günden 143 güne, cinsel saldırı davalarının ise 100 günden 141 güne uzadığını açıkladı. Ayrıca, çocukların cinsel istismarında yüzde 94 oranında bir artış yaşandığını ifade etti. Gökçen, “Yargının bu dosyalara bakmadığı dönemde, suçların yeniden işlenmesi kaçınılmazdır,” şeklinde konuştu.
Son olarak, Gökçen, hükümetin çözüm üretme konusundaki isteksizliğini eleştirerek, vatandaşların cebinden kesilen vergilerin boşa harcandığını dile getirdi. “Bugüne dek tek bir ilerleme kaydetmemişsiniz,” diyerek, hükümete karşı duruşlarını sürdürdüklerini ifade etti. Bu kapsamda, 2025 yılı bütçesine “hayır” dediklerini belirterek, adaletin sağlanması adına güçlü bir yargı sistemi istediklerini vurguladı.
Yapılan bu konuşmalar ve eleştiriler, TBMM Genel Kurulu’ndaki bütçe görüşmelerinin ne denli önemli bir mesele olduğunu gözler önüne serdi. Gökçen, hem adaletin hem de insan