Yenidoğan Çetesi’nde 14 Tutuklama!

Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen ‘Yenidoğan Çetesi‘ soruşturması çerçevesinde, suç işlemek amacıyla örgüt kurma, nitelikli dolandırıcılık, rüşvet, kasten öldürmenin ihmali davranış ile işlenmesi ve resmi belgede sahtecilik gibi ciddi suçlamalarla üçüncü dalga operasyon gerçekleştirilmiştir. Bu operasyon kapsamında, 5 doktor, 3 hemşire, 5 sağlık çalışanı ve 1 sivil olmak üzere toplam 14 kişi, emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilmiştir.
Nöbetçi savcılık tarafından yapılan sorgular sonucunda şüphelilerden bazıları tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edilmiş, bazıları ise adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştır. Tutuklama talebinde bulunulan şüpheliler arasında Aslı Alemdağ, Bener Mansuroğlu, Gözde Polat, Hilda Keykubad, Müberra Palabıyık, Nigar Kubilay, Remzi Karaca, Seher Çuhadar, Senanur Ünlü ve Zeki Ötünç yer almaktadır. Diğer taraftan, İbrahim Oktay, Meryem Küçükoğlu ve Hilal Vatansever ise adli kontrol talebiyle mahkemeye sevk edilmiştir. Soruşturma süreci içinde Sinem Aktaş’ın ise savcılık ifadesinin ardından serbest bırakılmasına dair karar verilmiştir.
Öte yandan, Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ana dava çerçevesinde tutuklu bulunan Dursun Eryılmaz, yeniden gözaltına alınarak adliyeye getirilmiştir. Eryılmaz’ın dosyasındaki Kadan bebeğin ölümü ile ilgili bir bağlamda yeniden gözaltına alınmasının ardından gerçekleştirilen savcılık sorgusunun ardından tutuklanması talebiyle nöbetçi hakimliğe sevk edilmiştir.
Bu gelişmeler, sağlık sektöründe yaşanan etik dışı uygulamaların ve örgütlü suçların boyutunu gözler önüne sermektedir. Yenidoğan Çetesi ile ilgili soruşturma, sadece sağlık çalışanlarının değil, aynı zamanda ailelerin ve toplumun güvenliğini tehdit eden bir durum oluşturmaktadır. Hastanelerde meydana gelen dolandırıcılık vakaları ve sağlık çalışanlarının rüşvet gibi suçlarla ilişkilendirilmesi, kamuoyunda derin bir infial yaratmış ve sağlık sistemine olan güveni sarsmıştır.
Yürütülen soruşturmanın detayları hem hukuki süreçler hem de sağlık sisteminin iç işleyişi açısından önemli bir tartışma konusu olarak gündemde kalmaktadır. Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik gibi suçların tespiti, adalet sisteminin etkinliği ve sağlık kurumlarının denetlenebilirliği açısından büyük önem taşımaktadır. Sağlık çalışanları üzerinde yapılan bu tür soruşturmalar, toplumda sağlık sistemine olan güvenin yeniden sağlanması açısından kritik bir adım olarak değerlendirilmektedir.
Sonuç olarak, Yenidoğan Çetesi soruşturması, yalnızca bireyler ve sağlık çalışanları için değil, aynı zamanda tüm toplum için geniş kapsamlı sonuçlar doğurabilecek bir süreç olarak devam etmektedir. Adli mercilerin bu konudaki çalışmaları, sağlıklı bir toplum yapısının korunmasında önemli bir rol oynamaktadır.
Kaynak: DHA