Yapay zeka, günümüzde birçok sektörde dönüşüm yaratırken, özellikle müzik endüstrisi üzerinde de büyük etkiler bırakmaktadır. Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Kurucu Dekanı Prof. Dr. Nuh Fikri Soysal, yapay zekanın müzik sektöründeki iş gücünü tehdit ettiğini belirterek, bu durumun beraberinde telif hakları ve yaratıcı mülkiyet gibi yeni soruları gündeme getirdiğini ifade etmiştir. Yapay zeka sayesinde şarkı yazma ve aranjman yapma süreçlerinin daha da kolay hale geldiğini vurgulayan Soysal, gelişmiş yapay zeka sistemlerinin müzik endüstrisinde bazı meslek gruplarını tehdit ettiğini, özellikle bestekarlığa yönelik endişelerin arttığını aktarmıştır.
Prof. Dr. Soysal, “Yapay zeka şu anda dramatik bir şekilde oldukça gelişmektedir. Müzik endüstrisinde bazı meslek grupları yok olmayla karşı karşıyadır. Örneğin, günümüz teknolojisi ile beraber yapay zeka artık kendi sözünü yazıp, kendi bestesini yapacak seviyeye gelmiştir,” şeklinde açıklamalarda bulunmuştur. Ayrıca, yapay zekanın istenilen tarzda aranjmanlar oluşturma yeteneği kazandığını ve dijital programlar aracılığıyla bu aranjmanları güncelleyebildiğini de belirtmiştir. Bunun sonucunda, insan sanatçının yerini yapay zekanın alabileceği endişesi ortaya çıkmakta; örneğin bağlama çalan bir insan yerine, bunun yapay zeka tarafından icra edilmeye başlanabileceği ifade edilmektedir.
‘EN ÇOK TARTIŞILAN KONU TELİF HAKLARI’
Prof. Dr. Nuh Fikri Soysal, yapay zekanın müzik sektöründe en çok tartışılan konunun ‘telif hakları’ olduğunu vurgulamıştır. Bu bağlamda, “Bunun nasıl korunacağı, kime ait olacağı” soruları önem kazanmaktadır. Zira, birisi müzik bilgisi olmaksızın yapay zeka aracılığıyla bir beste oluşturduğunda, bu bestenin kime ait olacağı tartışmalıdır. Tuşa basan kişiye mi yoksa bu besteyi oluşturan yapay zeka şirketine mi ait olacağı, günümüzde ciddi bir tartışma konusudur. Soysal, bu durumun müzik endüstrisinde insan iş gücünün giderek yok olmasına yol açabileceği konusunda uyarılarda bulunmaktadır.
Hayal edilen bir örnek üzerinden de konuşan Prof. Dr. Soysal, “Artık kendi sazını çalan bir insan sanatçı özlemi duyacağız. Örneğin, 11 heceli bir türkü güftesi yazmasını isteyeceğim ama Nazım Hikmet tarzında yazmasını talep edeceğim. Gördüğünüz gibi, yapay zeka buna sadece 6 saniyede yanıt verebiliyor,” demiştir. Böylece, yapay zekanın sağladığı hız ve verimliliğin, insan yaratımının değersizleşmesine yol açabileceği endişesi dile getirilmektedir.
