Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB), 2025 yılının ilk toplantısını 23 Ocak tarihinde gerçekleştirmesine sayılı günler kaldı. Bu toplantı öncesinde, uluslararası mali kurumların TCMB ile ilgili yorum ve beklentileri belirginleşiyor. Özellikle, yabancı yatırımcılar yılın başlangıcında bir faiz indirimi olacağına dair güçlü sinyaller veriyor.
Özellikle Morgan Stanley gibi önemli finans kuruluşları, TCMB’nin politika faizini önemli ölçeklerde düşüreceği tahminlerinde bulunuyor. Morgan Stanley, 23 Ocak tarihindeki toplantıda, merkez bankasının politika faizinde 250 baz puanlık bir indirim yapabileceğini öngörmekte. Bu tür beklentiler, yatırımcılar ve piyasa analistleri arasında büyük bir merak uyandırırken, özellikle Türk Lirası’nın (TL) değerine olan etkileri de dikkatle izleniyor.
Yapılan değerlendirmelerde, Morgan Stanley, Merkez Bankası’nın gelecekteki faiz indirimleri konusunda veri odaklı bir yaklaşım benimseyeceğini belirtmektedir. Yani, TCMB’nin sonraki adımlarını belirlerken ekonomik verileri dikkate alarak hareket edeceği düşünülüyor. Bu durum, yatırımcıların ve piyasa katılımcılarının Merkez Bankası’nın kararlarını daha dikkatli takip etmelerine sebep olmaktadır.
Aynı zamanda, TL’nin likiditesindeki artış da dikkat çekmiştir. Morgan Stanley, bu artışın ardından TCMB’nin sterilizasyon araçlarını kullanmaya devam edeceği görüşünü öne çıkardı. Sterilizasyon, piyasadaki fazla likiditenin kontrol altına alınması anlamına gelir ve bu süreçte faiz oranlarının istikrarını sağlamak amacıyla kritik bir rol oynamaktadır.
Yüksek reel faizlerin varlığı ise, makro stratejik perspektiften hala önemli bir konu olarak karşımıza çıkıyor. Bu bağlamda, bugüne kadar yüksek faiz oranlarının ekonomiye sağladığı bazı avantajlar, carry trade işlemlerini desteklemeye devam edebilir. Carry trade işlemleri, yatırımcıların yüksek faizli yerel para birimlerine yatırım yaparak kazanç elde etme stratejisi olarak bilinir.
Sonuç olarak, yaklaşan Merkez Bankası toplantısı, Türkiye’nin ekonomik dinamikleri ve Türk Lirası’nın geleceği açısından kritik bir dönüm noktası olarak değerlendirilmekte. Faiz indirimine yönelik beklentiler, piyasalarda dalgalanmalara sebep olurken, yatırımcıların stratejilerinde de önemli değişikliklere neden olabilir. Analistler, TCMB’nin alacağı kararların yanı sıra, global ekonomik gelişmelerin de önemini vurgulamakta, bu durumun Türkiye ekonomisi üzerindeki uzun vadedeki etkilerini merakla izlemektedirler.
