Ekonomi

Türkiye’de Tarımsal Destekler: Yangını Söndürebilecek mi?

Türkiye’de tarımsal destekler, ülkelerin tarım ve gıda politikası hedeflerine ulaşmada önemli bir araç olarak öne çıkmaktadır. Bu desteklerin kimler tarafından belirlendiği ve kimler için erişilebilir olduğu politik güç ilişkileriyle şekillenir. Son zamanlarda ülkedeki tarım politikalarıyla ilgili çiftçi eylemleri artmıştır.

Çiftçiler, tarım arazilerinin kiralanmasına yönelik yönetmeliğin ardından, 2025-2027 yıllarındaki bitkisel üretime yönelik desteklemelere ilişkin kararın Resmi Gazete’de yayımlanması ile daha da duyarlı hale gelmiştir. Yeni destekleme sisteminin karmaşık olduğu ve gübre ve mazot desteklerinin nasıl olacağı konusunda tartışmalar devam etmektedir.

Tarım ve Orman Bakanlığı, Çiftçi Kayıt Sistemine kayıtlı üreticilere mazot ve gübre maliyetlerine destek vereceğini açıklamıştır. Ancak bu açıklama, desteklerin nasıl hesaplanacağı konusunda netlik sağlamamıştır. Bu durum çiftçilerin gelecekteki planlamalarını zorlaştırmaktadır.

Çiftçi eylemlerindeki ana gündem maddesi, ürün fiyatlarının üretim maliyetlerinin altında kalmasıdır. Desteklerin sadece girdilerle sınırlı olması, çiftçilerin piyasanın insafına kalmalarına neden olabilir. Bu durum, tarım politikalarının amacına ulaşmasını engelleyebilir.

Ekolojik ve ekonomik açıdan dikkate değer olan agroekolojik yaklaşımlara desteklerin yetersiz olduğu görülmektedir. Biyolojik ve biyoteknik mücadele desteklerinin azaltılması da endişe vericidir. Destekleme sistemini çiftçi dostu ve doğa dostu olmaktan uzaklaştırmaktadır.

Yeni destekleme sisteminin tarımsal üretimin geleceği üzerindeki belirsizlikleri artırdığı ve çiftçilerin endişelerini artırdığı görülmektedir. Bu nedenle, destekleme sisteminin değerlendirilmesi ve güncellenmesi gerekmektedir. Yayılan çiftçi eylemleri, tarım politikalarının gözden geçirilmesi gerektiğini göstermektedir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu