Kara para aklama suçlamasıyla 40 yıla kadar hapis cezası ile yargılanırken tahliye edilen Dilan Polat, kamuoyunda yüksek getirili fon olarak bilinen ve dolandırıcılık yöntemi ile ilgili olan ‘ponzi’ vakası davasında sanık olan Seçil Erzan hakkında bazı açıklamalarda bulundu. Polat, cezaevinde aynı koğuşta kaldığı Erzan’ın kendisine, serbest kaldıktan sonra ondan bahsetmemesi konusunda tembihte bulunduğunu ifade etti.
Dilan Polat, Instagram hesabından yaptığı paylaşımda, “Bu arada Seçil baya şeyi öğretmişti. Biz aynı koğuşta kalıyorduk ya. Unuttum onu her gün bana yaptırırdı. Hatırlatırdı bana. İyi kızdı bu arada çok iyi kızdı. Allah yar yardımcısı olsun,” şeklinde ifadeler kullandı. Polat, Seçil Erzan’ın kendisine, ‘dışarı çıkınca benden bahsetme’ şeklinde bir tembihte bulunduğunu belirtti. Çıkarken bu talimatı bizzat vermesinin yanı sıra, koğuşlarında bulunan iki kardeşten de bahsetmemesini istedi.
Dilan Polat, bu durumun kendisine yeterince anlam ifade ettiğini ve cezaevinde yaşadıkları sürecin orada kalması gerektiğini vurguladı. Polat, sosyal medya paylaşımında Seçil ile birlikte geçen zamanlarını ve ilişki bağlarını tüm duyarlılığıyla dile getirerek, bu süreçte birbirlerine olan desteklerinin önemine değindi. “Orada yaşanan orada kalır,” diyerek yaşanan olayların gizliliğine dikkat çekti.
Ayrıca, Polat, Seçil Erzan’dan kendisine öğretilen bir dua hakkında da bilgi verdi. Bu dua ile ilgili olarak, “Şifa bulmak için 3 yudumda içerdik Seçil’le,” diyerek, dua ve manevi destek süreçlerinin kendileri için ne kadar önemli olduğunu ifade etti. Bu paylaşımlarıyla, Dilan Polat’ın cezaevinde yaşadığı zorluklar ve Seçil Erzan ile olan ilişkisi, izleyicileri tarafından merak edilen bir konu haline geldi.
Dilan Polat’ın bu açıklamaları, kamuoyunda daha geniş bir tartışma yaratırken, cezaevinde yaşananlar ve insanların birbirine olan destekleri hakkında farklı perspektifler sunmaktadır. Aynı koğuşta kalmanın ve yaşanan deneyimlerin, bireyler arasındaki etkileşimlerde nasıl derin bir etki bıraktığı ortaya konmuş oluyor. Bu bağlamda, Polat’ın Erzan’a yönelik olumlu görüşlerinin yanı sıra cezaevi şartlarının zorlukları da dikkate alındığında, insanların ruhsal ve duygusal destek arayışı vurgulanmış oldu.
