ABD’nin Tennessee eyaletinde bir lisede meydana gelen trajik olayda, 17 yaşındaki siyahi öğrenci Solomon Henderson, Nazi ideolojisine bağlı olduğunu açıkladıktan sonra okulunda bir silahlı saldırı gerçekleştirdi. Bu olay sonucunda, saldırgan da dahil olmak üzere toplamda 2 kişi hayatını kaybetti.
Henderson, 16 yaşındaki Josselin Corea Escalente’yi öldürdü ve bir kişiyi de yaralayarak olayın ardından intihar etti. Yerel polis, bu olayın neden gerçekleştiğine dair henüz net bir bilgiye sahip olmadıklarını belirtirken, yetkililer saldırının arkasındaki motivasyonu incelemek üzere kapsamlı bir araştırma başlattı.
NEO NAZİLER HER GRUBU ETKİLİYOR
Ancak Solomon Henderson’ın sosyal medya platformu X üzerinde yaptığı paylaşımlar ve saldırıdan önce bıraktığı manifesto, genç öğrencinin ideolojik görüşlerini ve psikolojik durumunu aydınlatmada kritik bilgiler sundu. Henderson, paylaşımlarında Nazi ideolojisini benimsediğini açıklarken, “ırkların karışmaması” gerektiğine dair görüşler dile getirdi. Bu durumu pekiştiren özçekimlerde Nazi selamı verdiği görüntüleri de mevcuttu.
Ölmeden önce bıraktığı manifestoda, Hitler hakkında övgü dolu sözler yazan Henderson, “bilgisayar oyunlarının” bu eylemi gerçekleştirmesindeki en önemli etken olduğunu belirtti. Dahası, kendi etnik kökeni olan siyahi olmaktan utandığını ifade etmişti. Bu durum, bir insanın ideolojik sapkınlıklarının ne kadar derinleşebileceğini gözler önüne serdi.
Henderson, Neo-Nazi ideolojisinin etkilediği sıra dışı vakalardan sadece biri olarak dikkat çekiyor. Ülkemizde de benzer ideolojik sapmalara tanıklık edildi. Örneğin, 13 Ağustos 2024 tarihinde Türkiye’nin Eskişehir ilinde, Arda Küçükyetim isimli genç de yine Neo-Nazi ideolojisini benimseyerek toplu katliam yapma amacıyla bıçaklı bir saldırı gerçekleştirmişti. Bu gibi olaylar, gençler arasında yayılan aşırı ideolojilerin ve radikalleşmenin ciddiyetini bir kez daha gözler önüne seriyor.
Sonuç olarak, hem Türkiye’de hem de ABD’de meydana gelen bu tür saldırılar, genç bireylerin psikolojik ve sosyal durumlarının ne kadar kritik bir öneme sahip olduğunu gösteriyor. Radikal ideolojilerin etkisinde kalan gençlerin, toplumda ne tür zararlara yol açabileceği konusunda ilgili otoritelerin daha fazla araştırma yaparak çözüm yolları bulmaları gerekiyor. Aksi takdirde, böyle acı olayların artması kaçınılmaz olacaktır.
